Kusura Bakma İstanbul Şiiri - Zeki Tepe

Zeki Tepe
123

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Kusura Bakma İstanbul

Avuçlarımla tutmuşum İstanbul
Sacının telini
Aksam bir başka gelmiş yine
Kapımın ardına dek uzanan karanlığına
Ellerindeki poşetlerde saklı yalnızlığım

Güneş mi batıyor ne
Hava karardı da birden
Aşk cümleleri kurmak istiyorum nedense
İçimde arta kalanlardan
Sen gittin gideli gerçi pek bir şey kalmadı da
Sadece birkaç kelime üzerine yoğunlaşarak
İstanbul aşk ve yalnızlık

Bir sevgi cümlesidir içimde İstanbul
Öznesine gerek olmadan yaşarcasına
Nesnesi de belirtili hani aşk üzerine denemelerde gizli
Bir tek söz dudaklarımda aşktan nasibini almamış

Ben bir yerlerde gizliyim aşk bir yerlerde
Tutup çıkaracağım oysa
Ama izin vermiyor sende saklı hatıralar
Bir gün seni düşünmek değil düşünebilmek için

Akıl karı değil bir gün daha geçerken aşkı düşünmemek
Kısır değil kalbimiz çok şükür
Vurdu mu taşı sıkar suyunu çıkarır
Ellerimizde tutuşmaya hasret nasırları yıkar

Yalnızlık adında bir gönüle sığındım İstanbul
Merak etme ne depremlere dayandı
Ne olursa olsun
Yıkılmaz üçümüzün hatıralarını İstanbul
Sende sakın izin verme buna
Biliyordum benim tek dostumun sen olduğunu

Ellerden kayan sadece sabun değildir oysa
Hatıralarda bir çırpıda kayar gider gözlerden
Sonra tekrar kurarsın hatırları zihninde
Aynı şehirde sadece objen farklıdır merak etme

Sen yine sen misin gönül
Bu kaçıncı seviyorum demen
Aynı sözlerden neden bıkmazsın dilim
Sana dedim yüreğim sen anla artık

Gidecek yerim yok İstanbul
Sakla koynuna şöyle kıvranıp sığınayım
Her gece bir ışık yanar ya bir evden karanlığa inat
Bırak senin ışıklarında saklanayım

Doğmak ölüme bir sıfır yenik başlamaktır
Acısıyla tatlısıyla gitti demektir
Yaşanan onca güzellikleri kim bilecek ki
Toprak olan bir kalpten başka

Gece seni yine bana hatırlatıyor İstanbul
Şu bir park vardı Beşiktaşında
Deniz kenarında olan hani
Bir gün bizi oraya davet etmiştin
Ne güzeldi gece deniz ikimiz
Ve kıskanma birde sen

Bazen ne düşünüyorum biliyor musun
Keşke üçümüz yaşasaydık İstanbul
Sokakların bomboş olsaydı
Sahillerin bomboş
Alabildiğince koşsaydık
Çıkılamayacak yokuşları ardımızda bıraksaydık

Sormuyorsun hiç ne oldu diye
Sana da haber veremedim kusura bakma
Biz ayrıldık
Seninde bilmen lazım diye düşündüm
Bizi sen tanıştırmıştın oysa
Hatırladın mı

Şu Eminönünde canım
Biraz yaşlandın mı sen
Kızma şaka yaptım
Sen koskoca İstanbulsun
Yaşlanan sadece isminin yazılı olduğu tabelalardır

İşte ben onu ilk gördüğümde ne diyeceğim demiştim
Sen ne var bunda canım yaklaş gözlerine bak demiştin sadece
Evet ama o kadar kolaydı gerçekten sevmeyi belirtmek
Senin payın büyüktü

Bir günde dedik senin küçük torunları görelim
Adalarını unutmadın galiba
Şu Büyükadan gerçekten de büyükmüş
Espri gibi oldu ama
O gün gerçekten ömrümün en güzel günüydü
Üçümüz piknik yapmıştık

Zaman nasılda geçti
Bazen aklıma İstanbul
Vedalaşmamız gelir
Üçümüzde nasıl ayrılırdık
Önce ikimiz
Sonra sen beni son İstanbul tabelasına kadar
Yolcu ederdin ya

Çok emeğin geçti üstümüzde helal et
Kapalı çarşına,Sultan Ahmet’ine,Galata Köprüne
Çok çok selam söyle.
Hepside hakkını helal etsin
Hayat buya bakarsın bir daha göremem

İşte hayat
Aslında çok şey söylemek istiyorum sana
Haykırmak istiyorum yaşama dair bir çırpıda ne varsa
Bir tek ağızdan
Sevmek üzerine biz üç kişiydik
Biz üç kişiydik

Şimdi ikimiz yok ama
İstanbulumuz daha çok ağırlayacak bizim gibi sevgilileri
Biz bilmesek bile

Tamam aramızda sırdı
Anlatmayacaktım ama
Kusura bakma İstanbul

Zeki Tepe
Kayıt Tarihi : 28.6.2010 01:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Zeki Tepe