Bir damla su için, bin taşı sıktım
Sırılsıklam olan, şal bana küstü
Bağa kar yağarken dışarı çıktım
Beyaza büründüm al bana küstü
Gökyüzünde bulut, vadide seldim
Dost diyene yoldaş densize eldim
Şeyda bülbül gibi, süzülüp geldim
Kuru yere kondum dal bana küstü
Etekler yemyeşil, doruklar kardı
Bilmezdim nasıldı, dağların ardı
Sağımda solumda çiçekler vardı
Birini kopardım, bal bana küstü
Bağrımda kayboldu, gözleri elam
Merhem kâr etmiyor ilacım kelam
Herkese verdiğim, bir kuru selam
Önce sağa verdim, sol bana küstü
Dalardım baharda, deliren çaya
Biraz dinlenirdim bulursam saya
Yıllardır köyüme gitmedim yaya
İzimi kim silmiş, yol bana küstü
Kayıt Tarihi : 30.5.2018 17:04:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kara Osman Nalbant](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/05/30/kustu-12.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!