Yıllardır hasretim, canımı sıktım
Doğruyu söylerim, yalandan bıktım
Üstüme geldiler, çizgiden çıktım
Muhabbet ederken, dost bana küstü
Memleket uğruna, canımı verdim
Köyümü kentimi, görmeye geldim
Gezdiğim yerlere, sanki bir eldim
Kentime merhaba, köy bana küstü
Yaylalara baktım, tepesi kardı
Bakınca, içimi bir hüzün sardı
Eskiden burada, dostlarım vardı
Gezdiğim o yerde, yol bana küstü
Boşa giden yıllar, başımda belam
Muhabbet isterim, bir iki kelam
Verseler yeterdi, kuru bir selam
Minnet eder iken, yıl bana küstü
Şekeri atmadan, bir bardak çaya
Avuç açamadım, pınarda suya
Yıllardır burada, gezmedim yaya
Çayımı içerken, su bana küstü
Derelerin suyu, durumu duru
Kafamda dolaşır, bin türlü soru
Allah’ım sen benim, aklımı koru
Dereye bakarken, çay bana küstü
Yolları bakımsız, çoğalmış taşı
Gurbette ararken, ekmeyi aşı
Çok kötü sıkışmış, köyümün başı
Kentte yaşar iken, köy bana küstü
Yıllarca uğraştım, hep ettim zarar
Hasretim yıllardır, gözlerim arar
Onca yazsam çizsem, ne işe yarar
Elimde kâğıt, kalem bana küstü
Yabancı gibiyim, çıkamam tura
Bulurum yolunu, hep sora sora
Bir şey söylemeye, yüzümüz kara
Ne yazdımsa inan, dost bana küstü
(1464) Nisan 2022
Kayıt Tarihi : 14.7.2022 15:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!