Başka bir dünyadayım,öteki yarımı bırakıp geldim..efkarım sığmıyor geceye,her yer karanlık..ay ışığı yok,sokak lambası yok. bir ben varım...birde..
ağladım biraz önce, taştan yapılmış bu bu evimin penceresindeki demirlere sarılıp ellerimle, dışarıdan içeriyi seyredip ağladım..artık sadece bunu yapıyorum. birde zeytin ağaçlarımı suluyorum, gülleri suluyorum..benim yokluğumda nasılda açmışlar solmuyorlar, geçmiyorlar, bitmiyorlar..benim gibi.
ayrı bir dünyadayım burda.belkide ağaçlarıma ağlıyorum,yalnız kaldılar..
sevmiyorum yalnız kalmalarını
bir orman,bir yokluk, bir sesizlik..dünya kimin umurunda, ölüm kimin umurunda..benim korkularım erirken bir mum ışığında..sadece gözyaşımın ıslattığı yüzüm acıyor..
başımın üzerinde yıldızlar oynaşırken..ve cırcır böcekleri kurbağalar ötüşürken..dalgınlığım seslerine karışıyor,,, silip gözlerimdeki yaşı,inanasım geliyor..yaşıyorum.
bütün izlerimle,bütün inadımla ve bütün korkularımla,sevmek geliyor içimden yeniden doğan yeni günü.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.