Kapım çalar mı?
Senden bir iz arasam yatağımda;
Kokunu, gözlerini;
Ellerini.
O inatçı kahverengi gözlerin
Her gece uyumamı reddeder
Kor bir ateştim,
Ne yandım, ne yakıldım.
Bir sevdanın damarlarında,
Uçsuz bucaksız dudaklarda dolaştım.
Bir seher yeli vurdu,
Bu gece gözlerimden akacak yaşlar
Islatacak İstanbul'u
Ve sana hasret bedenim
Cehennem ateşi gibi yanacak
Bu gece kalemler ve kağıtlar,
Sana anlatacak derdimi
Gecenin karanlığında,
Tanrı gibi parıldayan bir ay, sessiz,
Ağaç yapraklarının hışırtısı, sessiz,
Şehvetli dudaklarla sevdiğini öpen kadın,
Etrafta dolaşan yarasaların kanat çırpışları,
Doğanın verdiği güç ile yumruklar sallayan rüzgar, sessiz,
Hey, hey.
Bir çift göz var kapımda,
Kara haber çınlar kulaklarımda.
Kaderim bu benim,
Kabul etti bunu,
Kanlı ve titrek ellerim.
İlk defa görmedim
Ama ilkmiş gibi hissediyorum
Her gün güneşin
O kızıllığını seyretmek
Her gün dağların
Arkasına saklanan soğuk ama
Bir telaş var,
Yokluğun ve yok olmanın sınırında ki insanlarda,
Bir telaş var sabahın uyanışında.
Her adımda gelen gecikmişlik hissi,
Süresiz ve sonsuz alınan her nefeste yok olan bir dünya.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!