Kuruluş Şiiri - Sebahattin Kömürlü

kurtuluş mümkün mü? eğer kolay olsaydı elbette mümkün diye biliriz.
ancak bu ülkede, iki savcı veya,iki hakim bile bir konu hakkında ayni fikirde olamıyor.
bunun nedenini hiç şüphesiz yıllardır bile bile sapılan veya saptırılan eğitim politikalarında aramamız gerek.
o eğitim politikaları yalnızca hukuku delik deşik etmedi. toplumu da delik deşik etti. toplumda tüm kavramlar ikircikli hal aldı.
adam diyor ki " çalıyorlar ama, çalışıyorlar da" ve de bu insanlar dindar. namaz da kılıyorlar. bu anlamda din de delik deşik olmuştur.
bu din anlayışına aslında var olan din de denemez. buna dense dense uydurulmuş yalanlar denile bilir.
henüz yeni bakan olan bir bakan "bu ülke neleri kaldırmadı ki" diyor. bakan olan zat, ülke insanlarına bu kaldırma lar ın bedellerinden hiç bahsetmiyor.
ülke insanları nasıl fakirleştirildi?
yıllardır insanlar yanlış bilgilendirilerek, doğruların halka ulaşması engellendi.
bu yalanlar o kadar çok ki "enflasyonun sebebi KİT'lerdir" diyen bir başbakana bu ülkenin hainleri anıt mezar yaptı. o, ki KİT'leri yok pahasına satılığa çıkardı. emperyal güçler ve onun uzantıları ile birlikte ülkenin tarımını ve gerçek sanayini yok ettiler. bir maliye bakanı "babamın malı gibi satarım" derken, ayni dönemim başbakanı "pazarlamacıyım" diyor. be utanmazlar, "seçimle gelen seçimle gider" diye de bir nakarat tuturmuşlar. sanki millete baştan yalan söylediklerini, hırsız olduklarını önceden söylemişler de millet buna göre bunları seçmiş miş.
ortamdan utanma kalkınca bir zamanlar meclis başkanı olan "biri güçler ayrılığı yok oldu" der. sanki bu güçler ayrılığını kaldırmada manivela görevi kendisi oynanamamış gibi.
kurtuluş çok zor.
eğer milli eğitim modeline geçmezsek gelecek daha karanlık olacaktır.