Kurtuluş Savaşı Öncesi Esnası Ve Sonrası ...

Bayram Kaya
2924

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

70]Bizi yönetenler dahi toplum içi yükümleşme akdinin gereği olaraktan, bize karşı hizmetçi olduklarını bilmek de vatandaşın vatandaşlık bilincidir. Halka, vatandaşlık bilinci vermek yerine 'ulul emre itaat' kültü verilmektedir. Bu inak verilmeden de, kişilerde inalcı boyun bükmenin kul olma bilinci olamazdı. Üstelikte bu tür sözler, sistem yöneticilerinin, kendilerini; korumaya aldıkları, bir dokunulmazlık zırhıydı.

Meşruiyetliğin kaynağını akılcılıkta ve nesnel aktüel ilişkilerden alamayan egemen yönetimler totem kutsallık söylemleriyle meşru oluyorlardı. Ahalinin varlıkları, yerel egemencilere teslim edilmiş, bir gelişememe olmuştur. Bugün de aynıdır. Bu yüzdendir ki kimi bölgelerde merkezi otorite zayıflamıştı. Ama bu türden nedenlerle kalkıştırmalardan, heyecanlar yaratırlarsa da, yukarıdaki sayılan temel nedenlere üstünlük sağlayabilir oluşmaları, uzun süre pek pek çıkaramazlardı.

Anadolu hareketi, katılımcıları tarafından kavransa da kavranmasa da temelde 'legal bir merkezi otorite' ortaya çıkarıyordu. Bütün iç direnç ve şiddet; dış sömürülü kaynaklı direnç ve şiddet; kontrol edici güçler tarafından, denetleniyordu. Bu olumsuz meşrulaştırma gayreti içinde olan eksene tabii plânlar, projeler oluşturuldu. Halk da, proje merkezlerinin uyandırdığı iç ve dış olumsuz propagandaların, duygu seline, kapılıyordular. Bu tür yöneltimli oluşmacı duygular, sürtüştüren dinsel ayrımcı kutuplaşmalar üzerinden giderdi. Güya, dinsizliğe karşı bir cihat çağrılarına dönüşüyordu (vatandaşın dinsizliğinden kime ne?) . Bunlardan toplumsal birlik ve bir toplumsal yapı çıkar mıydı?

Toplumsal yapılar; üretme ve üretimin ilişkileşmesi üzerine ve üretilenin refah olarak tüketilmesi esaslarına göre organize oluştur. Dinsel örgütlenmelerin nabız atışı, toplumcu yapıya yöneltilmedikçe dinsel örgütlenme, bir toplumsal oluşma ortaya çıkaramazdı. Diğer yandan aşiret ve kabileci otonom menfaat merkezlerinin, 'merkezi otoritenin' kurulması ile kendi egemenci eski; 'al gülüm, ver gülüm' ilişkilerinin ortadan kalkacağını görmüş olmalarının da telaşı vardır. Feodalizm, telaşlı, telaşçı tamahlarıyla, tam da dış emperyalist güçlerin iğfaline denk düşüyorlardı.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta