Bu sisli, bu göz gözü görmez,
Bu kanıksanmış, puslu hava.
Her sabah geçip metropol tezgahından,
Damarlara yayılan bu uyuşturulmuş kan.
Şu, yatağından taze bir güne uyanılamayan bağımlılık,
Televizyon, gazete, sanal aşk, güdümlü kitap.
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,