Kemerimde var toka
Çay vurdum kota, kota
Zamane âşıkları
Öldürür vurur sopa
Kaşına bayılayım
Göğsünde ayılayım
Ayrılık deme bana
Kulun kölen olayım
Gözüme oldu perde
Sevdalık yaraları
Öyle yangın var bende
Görmez yar yananları
Gömülecek bedenim
Köyde dağın başına
Kurban oldu diyecek
Kara gözün kaşuna
Ecelden olmayacak
Sevdalık sonum olur
Öpemeden gözünü
Ölüm sonsuzluk olur
Kalp görmedim içinde
Sevdin başka biçimde
Yüreğimi kör bildin
Taktın boş çemberine
Doladın dillerune
Hep yalanlar dolanlar
Gönlüme ot bitirdin
Gözde dolan yaşunla
Akar dere yol olur
Kayalara taşlara
Nasıl da inanayım
O yalan bakışlara
Kopmuş dağdan çiğ
Alır önüne kattığını
Beddua olur sana
Sevdadan yar yaktuğun
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta