Güneş kendisini attı atacak,
Kızıl yelpazenin endazesinden.
Gözlerim denize battı batacak,
Ruhum kurtulurken şirazesinden.
Birazdan, çok değil, kendi sesimden
Kendime lav olup damladığımı,
Birazdan, sesimin vesvesesinden
Duyarsın, pişerken hamladığımı.
Magrip’ten Maşruğa nasıl denirse;
An gider nefesim, an geri gelir.
Aşıktan maşuğa nasıl denirse;
“Sen yoksan Azrail beliriverir.”
Yarımken kendini tamamlar mısın,
Kendini kendinle dörde bölmeden?
Kendini kendine yalanlar mısın,
Şiirler doğar mı, şair ölmeden?
Muhtemel bir gece ve onun körü
Aklıma düştüğün yerde kal, e mi! ?
“Kan” dedim kalbime, “Basmadan yürü!
Unutmuş, kırdığı kurşun kalemi.”
Bir şiir, bir gece ve ansızın sen
Mıhlayıp sersefil ettiğin düşü,
Olur ya gün gelir eğer dönersen
Gördükçe donakal, biraz sen üşü!
Bun dolu içerim, kafam karmaşık.
Baştankara yazı, azıda bir dil.
“Gül teninde açtı, zehr-i sarmaşık;
Boğuldu, öldü.” de, sen de öyle bil!
Kayıt Tarihi : 28.12.2012 15:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Özlem Pala](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/12/28/kursun-kalem-21.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!