Gecenin rengi değişmiş koyulaşmış karanlık yıldızlar görünmüyor ay penceresine kara bir perde çekmiş esinti kaybetmiş sıcaklığını biraz üşütüyor hava yağmurda çiseliyor hafif hafif ıslanmaya başlamış yorgun ruhların ücretsiz beleş otelleri kuytu kaldırımlar parklar ve banklar
Sonbahar başlamış belli ardından gelecek olan kış zaten olmayan aş bulunamayan iş şimdi birde soğuk ta ciğerlere kadar işleyen mekansız ve yurtsuz yorgun ruhları taşıyan bedenler yine perişan yine halsiz
Bahar aylarında yaz mevsiminde idare ediyor etmesinede kaldırımlar ve parklar yani ücretsiz oteller ya sonbahardan sonra gelen kış öylemi ya yarı aç yarı tok bedenler beton zeminde ıslak yerde hele palto inceyse battaniye yoksa birde evet yoksa birde
Aha işte yüksek yüksek apartmanlar bahçeli villalar şurda yapılmış tüm hazırlıklar tamam alınmış tedbir şöminede odun sobada kömür canda can bulan ömür çaylar demli kahve köpüklü koltuk yumuşak televizyon renkli filimde çok güzel kahveyi çayı yudumlarken
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman