İbrahimi merak sarmış, yaşı ilerlemiş.
Sıdk ile Rabbinden bir çocuk dilemiş.
Yaradan dan asla ümidini kesmemiş.
Oğlan verirsen, kurban ederim demiş.
‘Nezrini yerine getir.’Bu Allah’ın hitabıdır.
Sen ahde vefa eyle, gördüğün rüya haktır.
Hikmetinden sual olmaz, neden tekrarlatır?
Gördüğü yer,mukaddes diyar,kutsal topraktır.
Peygamber kararlı, oğluyla Minaya gider.
Sürünesice şeytan, onları arkadan takip eder.
İsmail korktu, babacığım bu dağ niçin titrer.
Ey oğul! Allah işitir görür, her şeye gücü yeter,
İsmailin emre uymaktan aklına bir şey gelmez.
İçinde imandan başka bir duygu hissetmez.
Rabbine teslimiyetten başkasını hiç düşünmez.
Mutlak itaat ki, ürpermez, incilmez, üzülmez.
Ey oğulcuğum! Ne olur bir düşün, ne dersin?
Emrolunduğunu yap, sabredenlerden göreceksin.
Acıma duygun galebe gelirse, yerine getiremezsin.
Davran ver bir karar,çünkü babam ve peygambersin
Dost dostun canını alır mı? erenler yarenler.
Lütuf ve keremiyle çözüldü, bileğinde ki ipler.
Allah İsmail’e bedel, olarak koç ihsan eyler.
Hakkın iltifatına, yer ve gök ehli bayram eder.
Ey şanlı peygamber, nesiller boyu anılaçaksın.
Rüyayı tasdik ettin, durup duraksamaksızın.
Ta ezelden yazılmış hükme, mührünü bastın.
Müminlerin engin gönlünde yaşayaçaksın.
Mekke / Mina /1402H.
Ali Kılıç KakizKayıt Tarihi : 10.1.2006 00:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!