& Hicr &
Bilinir insanın insan ile diyaloğu
Onların olur kendisiyle de konuştuğu
Hayvanların da vardır kendine has dilleri
Bitkiler için de geçerli var bilimselliği
İnsanların olur Allah ile diyaloğu
Kimi sözlü yapar onu kimisi yazılı
İçinden geçirdiklerini görmez yabncı
Konuşup dertleşmenin vardır bin türlü hali
Söylenmektedir Kuran'ın göklerden geldiği
Gök denen yer evrem mi yoksa evren dışı mı
Anlamak zor göte Rab var da yerde Rab yok mu
Nerden nereyedir Cebril'in yolculuğu
Kuran Muhammed ile Allahın diyaloğu
Kuran'ın kendisidir bu olayın tanığı
Mana en doğrudur Tanrıyla konuştukları
Hiç olmamıştır yüz yüze karşılaştıkları
Bilemeyiz Kuran'ı bizlere ulaştıranı
Bize ulaşmasının da vardır pek çok yolu
Bizi ilgilendirir o yolun en güveniliri
Ön seziyle sezilip bilimle sınananı
Allah dolaylı yolla vermiş bize Kuran'ı
Muhammed ile birlikte gören yok onları
Cebrail için de söyleriz aynı şeyleri
Muhammed'inde olur yanılıp yanılmadığı
Unutulmamalı onun da insan olduğu
Bilimle sınanmalı fikrinin doğruluğu
Varmı Allahın Kuran benimdir iddiası
Kimdir bu konuda varmı Allahın şahidi
Cebrahil içinde düşünürüz benzer şeyi
Duyan kim Cebrahilin neler söylediğini
Muhammed'in kendisidir svının tanığı
Kuran'ın yok ne benzer savı ne iddiası
İnsana var gösterir duygu ve hevesleri
Kuranın asla yoktur tutarsız parçaları
Kanıtım ayet doksan birdir Hicr suresi
Kuran'ın olmaz demekte tutarsız parçası
Bilmek içinse görmeliyiz kozmolojiyi
O yüzden pek gören olmadı ayet yirmiyi
Her şey insanlar için yaratılmış duyduğum
Aksini düşünen müslüman yoktur bildiğim
Her canlı eşittir ayet yirmide gördüğüm
Gerçek görebilen pek yok inandığım
Her şey insanlar için değil açık Kuran'da
Her şey insan için diyen çelişir onunla
Bencilliktir onları götüren yanlış yola
Cehennemi neden istemezsiniz sizinse
İşinizs geleni alın kalanlar kime
Grçeği söylüyor Kuran apaçık şekilde
İnsanı etkileme gücünden yoksun şeytan
İnsana hâkimiyeti yok anlayacağın
İnsana aksini gösterir arzusu onunun
Seçim hakkı insandadır gittikleri yolun
Açık ayet kırk ikide manası Kuran'ın
Hiç şüphesiz şeytanadır sözleri Allah'ın
Kullarım üzerinde yok der hâkimiyetin
Suçları kendinedir şeytana uyanların
Anlamı çok derindir buradaki mananın
Şeytana uyanı yoktur Allah'ın kulunun
& Enam &
Enam suresi denizlerin en dalgalısı
Dalga dedikse bilgilerin en karmaşası
Onda görülür suların en bulanıklığı
Sonrada durgunlaştırılıp arıtıldığı
Enam suresi onun büyük kasırgasıdır
Muhammed o kasırgada ayakta durandır
Gerçek manada eksiksiz olan müslümandır
Müslümanların ilki en yüce olandır
Sözlerimin kanıtı ayet yüz altmış üçtür
Doğruluğunda hiç çelişki kuşku yoktur
Önemli hususlarda kanıt en az ikidir
Diğer kanıtsa aynı sure ayet on dörttür
Dünyada ilk müslüman Muhammed bu açıktır
Başka müslümanlar var mı yok mu tartışılır
Tartışılma istenmesi kavrayacak yoktur
Anlaşılmadığına ait ayetse çoktur
Kuran anlaşılmadığından doğrulanmadı
O yüzden gerçek müslümanlar kim bilinmedi
Hak olan kutsal kitabı kavmi yalanladı
O kendi kavmine vekil tayin edilmedi
Böyle der Enam Suresi ayet altmış altı
Dahası da var o da kasırganın sonrası
Yanlış yoldadır dünyada insanların çoğu
Rabbin yolundan saparsın dinlersen onları
Gerçeği bilmeyenler konuşamaz doğruyu
Doğru sanarak söylemektedirler yalanı
Bunları anlatmaktadır ayet yüz on altı
Ayet yüzelli dokuzda açıktır nedeni
Parça parça edip onlar bölmüşler dinleri
Yavaş yavaş şeytana yönelmiş kıbleleri
Değiştirirler Rabbin tamamlanmış sözünü
Sözlerinin adaletlisini doğrusunu
Onu değiştirmeye yetmez kimsenin gücü
Kimin yetebilr iki etmeye tek dini
Yetse bu güne gelmezdi İbrahim'in dini
Aynı dindir ondan çok önce olan Nuh'unki
Dini bölenlerle olmaz Rabbin işi
Onları kurtarsın mezhepleri şeyhi şıhı
Hakkın yolundakilerde hak inaçlar vardır
Hak inançsa hiç haksızlık bulaşmayandır
En saf en temiz akıl bunları görür bilir
Ayet yüz on beşle sekesen iki onları der
İyi bakın ayet yetmiş dörtten seksen ikiye
Es geçmeyin aradaki hiç bir ayeti de
Anla idrak et kitap inmiş mi İbrahim'e
Hak yola ulaştığı ap açık akıl ile
İşte burada gizli mucize üstü mucize
Göklerden kitap inmemiştir hiçbir kimseye
İbrahim gerçeği görmüş akıl vicdanla
Muhammed de tabi olmuş gördüklerine
Muhammed'e denir uy İbrahim'in dinine
İbrahim'in görüşleridir dini denen de
Kuran'da olan yok İbrahim'in kitabında
Değişmez yasalar ortaktır her ikisinde
Dikkat çekmek isterim aklın yüceliğine
Yanılabirliği var o yüce şeyin de
Dikkat edin yanıldığı olur aklın bile
O yanılıyorken inançlara kulluk niye
İnanca kul olanın kendinedir kulluğu
İnanca kul olanlardadır Tanrı bolluğu
Allah'ın tekliğidir Kuran'ın savunduğu
Kuran'ın mezhep'i yoktur tektir Kuran dini
Nsıl gelmişse Müslümanlık İbrahim'e
Benzer şekilde gelmiştir Kuran Muhammed'e
Yanılmaz değildir olmuştur yanıldığıda
Hak bilgiler eksiksiz tastamamdır içimizde
Her sağlıklı ruh bilir iyiyi kötüyü de
Hayvanlar bitkiler biz gibidir bu husuta
Onlar da çıkacak Rablerinin huzuruna
Ne yükseklerde ne alçaklardadır onlar da
Ayet otuz sekizde açık yok kuşkumuz da
Aynıdır yerde yürüyenle göte uçanlar
Hepsi insan gibidir siz gibi topluluklar
Tüm canlılar eşit eksik bırakılmadılar
Onlar da insanlar gibi sorgulanacaklar
Saçma gelebilir bu fikir çoğu insana
Onlarla sahip değilmiyiz aynı dünyaya
Kaç kişi ayet otuz sekizden haberdardır
Tüm hak dinler aynı şeyleri savunmaktadır
Bilim insanlarının savunduğu da budur
Darwin cennete ilk girecek olanlardandır
Biyolojik sırlardır Darwin'e verilenler
Muhammed'e verilenlerse ruhani sırlar
Geldik Muhammed'in yanılabilirliğine
Ortak koşmam Rabbin yarattığını Rab'be
Hiç hata yapmayan tektir apaçıktır o da
Doğruluğunu kanıtlamaktadır Kuran'da
Çelişki tutasızlık yok demiştik Kuran'da
Eğer varsa inanılmaz Rabbin olduğuna
Benzer bir durum vardır ayet yüz kırk altıda
Tırnaklı hayvanlar harammış Yahudilere
Hak yolda olanlar inanmaz böyle bir şeye
Suç mudur Yahudi olarak gelmek dünyaya
Kim bilir Yahudilik var kimin DNA'sında
Kime haram kime helal o hayvanlar dünyada
Enam Suresinin içindedir on emir de
Yüz elli bir yüz elli iki yüzelli üçte
Tanrı parmağı ile yazmış onu taşlara
İnancın doğrusu olabilir ancak böyle
& Saffat &
Kuran'dır dünyada inanca en büyük düşman
Hak yoldan uzak olmasıdır bunaysa neden
İki taraf vardır inançta açık bilinen
Sürü halindeler başlarında vardır çoban
Kural geçerli dünyanın neresine varsan
Eskilere de gitsen günümüze de gelsen
Bunu çok çok önceden açıklamıştır Kuran
O günden bu güne bir şey olmamış değişen
Bu gerçeği görür Saffat Suresine bakan
Ayet otuz ikiden yirmi yediye giden
Çok şey öğrenir söylediklerimi dinleyen
Durup durup düşünerek anlayıp kavrayan
İnananlarda görmez akli göz duymaz kulak
Bebek gibi yaşar başkasına inanarak
Onlar yaşamakta gördüklerini yaparak
Görmedeki maksat bir nevi taklit ederek
İşte bunlardır uyanlar ile uyulanlar
Gerçek görünür kalkınca zaman ile mekan
O can çiğer dostlar mahşerde olacak düşman
işlenen suçu birbirlerine atacaklar
Çobana şöyle seslenecek o zaman koyun
Hani hak yoldu bizleri götürdüğün yolun
Hak yoldan gidenin sonu olurmu cehhennem
Canımızı esirgemez verirdik istesen
Çoban da der sizdiniz bizi arayıp bulan
Şeyhler uçmaz müritlerdir onları uçuran
Böyle isyan etmektedir onlar birbirlerine
Suçları ortaktır yoktur üstlendkleride
Uyandır en çok isyan eden uyduklarına
Bizler sizleri zorlamadık der uyulanda
Bizler samimi değildik kendi davamızda
Sizlerde samimi değildiniz bize uymakla
Bizler azgındık bize uyup sizde azdınız
Aç kurtar idik kuzu kılığına büründük
Arzu ve heveslerimize direnemedik
Yolunacak kaz çok olunca nefse yenildik
Bizi hak yoldan çıkardı aptallıklarınız
Her şeyi verip günümüzü gün yaptırdınız
Otuz ikiden yirmi yediye mana böyle
Kuran gerçekleri söyler olmaz onda hile
Kör inancın faydasını görmemiştir kimse
Faydası olsaydı onun olurdu kendine
Bu ayetleri neden görmez gören gözler
Kuran der ki onlardır yanlış yoldan gidenler
Yalansa doğrusunu söylesin ulemalar
Gerçeği söyleyip helal lokma yesinler
Tartışılmaz Dante'nin inancının görkemi
En yüksektedir Araf Cennet ve cehhennemi
Muhhammed'e dahi yoktu onun hoşgörüsü
Cehhenneme atmış acep nedir sucu
Din varken yeni din getirmiş onun demesi
Apaçıktır Dante'nin gerçeği görmediği
Doğru mu Muhammed'in yeni din getirdiği
Tüm dileri onaylamaktır onun yaptığı
İnancın en iyisinin olmaz hoşgörüsü
İnançla inananlardır kuranın düşmanı
Onları zararsız kılmak kuranın amacı
Başka türlü sağlanmaz dünyanın düzeni
& Lokman &
İnanmış olanlara açıktır hak'kın katı
Fakat inanmış olmanın çok ağırdır şartı
Neml Suresinde ortaya atmıştık bu savı
Her iki sure tekrarlamakta aynı şeyi
Lokman Suresindedir doğruluğunun ispatı
Kuranın iddiası yoktur onun boş sözü
İnanmış insan olabilmenin üçtür şartı
İnanmayanlar iyi okusun ayet dördü
Namazını kılıp zekâtını vereceksin
Ahrete kesin olarak inanacaksın
Birini eksik yaparsan inanmış olmasın
Neml Suresini iyice okursan anlarsın
Ahirete kesin olarak inanacaksın
Bu sözün içine gir bak neler bulacaksın
Felsefe akıl bilim mantığa dalacaksın
Onun boş söz olmadığını anlayacaksın
Ahirete inanmak dinliliğe işaret
İnanmıyorsa o dinsizdir gerekmez kanıt
Dinsiz insanlarda aranamaz müslümanlık
Namazla zekâtı da sizler düşünün artık
Kuranda tutarsızlık yoktur hiç bulamasın
Her şey böyle açıktır yanlış anlamayasın
Bilimsel delili olmayan şeyler boş iştir
Onu alıp satan Hak yolda olmayanlardır
Bu sözler lokman suresi ayet altıdadır
Kuran aklın eseri bilim de rehberidir
& Sebe &
Kuran Hak kitaptır çoktur görmeden inanan
Bilim insanıdır hem görüp hem inanan
Müslüman olunur mu Kuran kavranmadan
Kavrayanlar kâfirdir öylelere sorarsan
Kuran'ın kendi Hak kitap olduğunu diyen
Yine kendi kendini görenleri söyleyen
Bilim insanlarıdır Kuran'ı bilebilen
Kuran'dır onu da insanlara doğrulayan
Müslüman Kuran'ı görüp onu işitendir
Şüphe taşıyıp kuşkularını giderendir
Onun Allah katından geldiğini görebilendir
Gerçeği görmeyen şeytana kul olandır
Kuran Hak kitap olduğunu iddia eder
Onu bilimsel bilgi ile beslenen bilir
Bu sorunun cevabı kuşkusuzca verilir
Sorunun cevabı da Sebe ayet altıdır
Duyup görmeyenlere söyleyen peygamberdir
O hem müjdeleyici hemde uyarıcıdır
Uyarıcılığı tüm insanlar içindir
Kanıt Seba Suresi ayet yirmi sekizdir
Ayet on birden on üçe her şey bilimseldir
Konulardan biri bakırın eritilmesidir
Teknoloji henüz yoktur her şey ilkeldir
Ayetler apaçıktır hem de öğreticidir
Bakırı eriten şey alevli ateşlerdir
Onun içinse en gerekli şey rüzgârlardır
Bir aylık mesafeden demesi kesintisizdir
Döküm yapılan yer rüzgâr alan zirvelerdir
Rüzgârı dik alan yer yüksek dar bir vadidir
Körük görevi görerek madeni eritir
Kuran aktarır inanmayı değil bilimi
Ona yakıştıramam istemediği şeyi
& Zümmer &
Akıl sahipleri sahiplenmedi Kuranı
Tutarsızlık sandı onlar Kuran'da inancı
İnananlar da her yazılanı doğru sandı
Bu yüzden Kuran'ı anlayansa pek çıkmadı
Bazı insanların olur şöyle itirazı
Kuran'ı terk eder mi akıl taşıyan kişi
Burda görünür fikrin kendiyle çeliştiği
Yalanı doğru gösterir bize bazı yeti
Olur bize doğruyu da yalan gösterdiği
Hak tanımaz esir almış Hak olan Kuran'ı
Kuran'ın Haktan gelmektedir tarafsızlığı
Gerçek sanır inanan Kuran'da her olayı
Kuran anlaşılmak için verir her misali
Misali gerçek sanıyor insanların çoğu
O yüzden terk etmektedir insanlar dini
Böyle der Zümmer Suresi ayet yirmi yedi
Saklı değil apaçıktır onun söylediği
İlk müslüman muhammed'dir bunda yoktur kuşku
İbrahim'de ilk müslümandır aynı dediği
Onlardan sonra söyleyen varmı aynısını
O yüzden yok etmeliyiz zamanı mekânı
Başka türlü açıklanamaz ayet on iki
Muhammed öldü diye yok mu oldu şimdi
Her nokta taşımakta değilmi sosuz bilgi
Onda açılır sonsuz âleme sonsuz kapı
& Mümin &
Şu sözlerimin tamamı Mümin Suresinden
Onlar oluşmakta dört dörtlük bir ikilikten
Aşağıdadır o ayetlerin dötlülleri
İlk dörtlük ayet beşten gelir Mümin suresi
İkincisi'de altmış dokuz ile yetmişten
Diğer ikiside seksen iki ile seksen üçten
Her ümmet peygamberlerini yalanlamıştır
Hepsi de batılı Hakkın yerine koymuştur
Hiç bir peygamber batıl şeyi getirmemiştir
Batıla bulaşan topluluklar yok olmuştur
Kötüler Hak kitap üzerinde tartıştılar
Hak olan tüm sözleri batıla döndürdüler
Hak olan kutsal kitapları yalanladılar
Allahı sözde değil özde inkar ettiler
Sırf bu yüzden helak olmuştur nice toplumlar
Gerçeği görür dünyayı gezip dolaşanlar
Sanat ve güçte çoklarından iyi idiler
Bu savı kesin doğruluyor nice eserler
Apaçık bilimsel bilgi verir her peygamber
Ne onlara ne Allaha yakışmaz boş sözler
Boş sözlerle gerçekleri reddediyor insan
Onların Allah'ıdır İçlerindeki şeytan
Körle göreni de ayıramaz düşünmeyen
Cahile demir yumruk ayet elli sekizden
Gerçek kâfirdir başkalarını kâfir sanan
Mümün'i bir incelesin bana inanmyan
Onlardır hak kitapları batıla döndüren
Hakkında bilgi edinmeden değişti diyen
İsa'nın hiç bir kitabı yoktu İncil denen
Hiç akıl taşımaz onu Hıristiyan sanan
& Fussılet &
Mucizelerle dolu Kuran'da her sure
Kuran üstüdür evrende olan her belirti de
Onun ayeti gece gündüz günş'de ay'da
Bakan gözlerin hiçbirşeyi görmediği de
Gerçeği görür kurudaki canları gören
Kuran'ı göremez onun özüne girmeyen
Değineceğim mucize üstü mucizeye
Görenler görür onu yanlız kendi ufkunda
Her görene tanıklık eder kendi nefsi
Bu hususta her insanın Allah'tır şahidi
Eşsizdir Kuranın insanlar için çabası
Hiç kimse istemez o denli kurtulmasını
Çalışıp geçen varmı bu hususta Kuranı
Bilin onun insanlar için çırpındığını
Anlayıp kavrayan varsa ayet elli üçü
Onlar görür Kuran'ın Hak kitap olduğunu
Hiç kimsede görmedim Kuran'ın çabasını
Görmedim kurtulmak için ona uyanları
Yanlız o çırpınan kurtarmak için insanı
Tek insan yok onun kadar düşünen kendini
Kimse göstermez onun gösterdiği çabayı
O tüm insanlara gösteriyor aynısını
Sen sana göstermedin onun gösterdiğini
İşte bu yüzden oluyor o Allahın Kelamı
Sen değil dokturlarla konuşur bedenin
Konuşuyor olsanda anlam taşımaz sözün
Her zaman mevcuttur kuranda mucize ayet
Peş peşe sıralanmıştır bir değil üç adet
Tanık yirmi yirmi bir yirmi iki Fussılet
Beden dilini anlarsın ya dinle ya dinlet
Bu nasihattir uzak sananlara ahiret
Hakkı reddeden her şeyi reddeder çok rahat
& Şuara &
Hiç kimsede beyin yok ummanları alacak
İnsan kapasitesi ya bir göl ya bir bardak
Varmı okyanusları bardağa sığdıracak
O kafa mı Kuranı anlayıp kavrayacak
Beyinler bilgi ve bilimle beslenir büyür
Ufak beyinlerse ummanlarda damla kalır
Ufak beyin Muhammed'i Rab'den yüce bilir
Allahın Tahtını Peygamberine verir
Kuran'a inanır onu hiç konuşturmadan
Müslüman olmuşlardır Kuran'ı anlamadan
Hiç bir bilgisi de yoktur sor ne sorarsan
Zincirlenmiştir kapağı dahi açılmadan
Hakkı savunur eğer kapağını açarsan
Eş deyişle konuşmasına izin verirsen
Arzu ve isteklerinize Kuran olur düşman
O yüzden mümkün değildir kapağını açman
Bu yüzden olmaz onu konuşturup dinleyen
Sözde en büyük dostumuzdur özde de düşman
Herkes kendi lehine yorumluyor bu yüzden
Her nedense gerçek sesini olmuyor duyan
Kötüler gerçeği göremez engeldir şeytan
Nasıl görebilir kirli pisse vicdan
Tanrıya varılmaz pisliklerden arınmadan
Şeytandır insanı pisliğiyle kabul eden
Şura'ya girerken bu açıklamalar yeter
Tanrı elini dünyadan çekmedi sanma çeker
Düşünmeyenler Rabbin işi gücü yok sanır
Oysa hiç bir şey yoktur yattığını gösterir
Doğayı insanlar sürekli pisletip kirletir
Kendi kendini temizleyen yine doğadır
Aynısını ruhlara hem eder hem ettirir
Onların temizliği Muhammed'in işidir
Makro âlemin yapısı Newton'a verildi
O oldu evrenin hem sahibi hem kralı
Mikro âlemde yoktur en ufak başarısı
Muhammed'e de olmuştur Şura'da aynısı
Maddi dünya değildir Muhammed'in alanı
Şura'da apaçıktır bu olayın kanıtı
Söylenir geminin rüzgârsız duracağı
Ayet otuz iki otuz üçün söylediği
Doğru anlayarak kavrayalım Muhammed'i
Newton değilmi maddi âlemin kralı
Muhammed'in de vardır apayrı bir görevi
O ruhun kralı bilimden ötede yeri
Oysa Kuran'ın apaçıktır evrenselliği
Hiç bir zaman bitmedi bitmez on emrin hükmü
Dünyada görünen düzendir Rabbin düzeni
Onu apaçık anlatır Rabbin peygamberi
Öğütlüyor dinde ayrılığa düşmemeyi
Aynıdır Nuh İbrahim Musa İsa'nın dini
Bunu tasdik ediyor Muhammed'in kendisi
Aynı şeydir bilim insanlarının yaptığı
Bilimin açıktır bilinmekte öncüleri
Bu günkü bilimciler onların ardılları
Muhammed'dir bütün peygamberlerin ardılı
Taşıyan var mı onun bıraktığı sancağı
Sordum kimse bilmiyor Cebrail'in boyunu
Avrupa koyar onu toplu iğne başına
Müslümlar eş tutar en az kendi boyuna
Bilen yok geçti mi Muhhammed'in karşısına
İnanırlar Kuran'ın göklerden geldiğine
Onun doğruluğuna hem mükemmelliğine
Leke konduramazlar Muhammed'in yaptığına
İnsanları sına bilen yoktur bir tek sure
Muhammed'in yolunda olmaz asla hata
Her türlü kötülüğü yakıştırırlarken Allaha
Toz kondurulamıyor her nedense Muhammed'e
Kötülük Allahtan gelir Muhammad den Haşa
Korkutmuşlar onları açık ayet yedide
İnsanları korkutması söylenmiş Kuran'a
Tehtit etmiş çılgın alevli cehhennem ile
İyimi yapılmış diye sorarsanız bana
Hak yola gelmeleri için yapın ne varsa
& Zuhruf &
Kuran okunup dinlenmeli bilinen dilde
Kör ve sağırlardır aksini düşünenler de
Ne dediği kavranmalıdır düşünülüp de
Zuhruf Suresi bunu belirtir özellikle
Haddin sınırını çoktan aşmıştır insanlar
Uyarılmamalı mı hiç ümitsiz vakalar
Bunu gösteriyor söylenip anlatılanlar
Ayet beşe bakabilir kanıt arayanlar
İnsanlar hem kör hem sağır hem de sapıktırlar
Kırk ve daha nice ayet buna şahittirler
İnsanlar Kuran'ın düşmanı ile dosturlar
Kuran'a uyuyoruz der aksini yaparlar
Kuran inanmayı emretmez körü körüne
İnsanlar körü körüne inanır aksine
Müslüman olacaksan düşün İbrahim gibi
Hiç kimse alamaz atasından hazır dini
Atasının dini değil İbrahim'in dini
Muhammed'de kimseden almadı hazır şeyi
Zuhruf Suresinde sıralanmıştır ayetler
Yirmi ikiden başlayıp sel olup giderler
Akıl bilimle gök kubbeyi inşa ederler
İbrahim'le bir olup inancı yok ederler
İbrahim inanmadı babasının dinine
Dini olmaz inananların körü körüne
Herkes en büyük müslüman kimlere sordumsa
Pek rastlamadım onlardan Kuranı bilene
Anlaşılıp kavranmalı Kuran'ın dediği
Hiç kimsenin yok onu anlamak istediği
Putlardan daha sağır insanın sağırlığı
Putların gözlerinden daha kördür körlüğü
Böyle alçaltmaktadır anlamayanı Kuran
Hiç varmı yüzüne karşı söyleneni duyan
& Duhân &
Oyun ve eğlence ile Rabbe ulaşılmaz
Can ortaya konmadıkca uzaya çıkılmaz
Hiç bir inançta öyle bilinçli can bulunmaz
O bilince varmadıkca Kuran anlaşılmaz
Bununla yetineceğim Duhân Suresinde
Demek istediğim bu ayet otuz sekizde
Mana anlaşılır yeni Kuran geldiğinde
Kuran'ın üstüne yüz bin Kuran indiğinde
& Câsiye &
Ulamalar için en sisli günlerdir Kuran
Pırıl pırıl günlerde olmadı onu gören
İnsanlar içinde öyledir olmdı bilen
Onca zaman olmadı güneşli tek gün gören
Gökyüzü pırıl pırıldır her nereye baksan
Kuran'dan başka yok ışık olup ışık saçan
Ona bakabilecek göz kimde kırpılmadan
O yıldız kararamaz karanlığa bastırsan
Ne demekte Câsiye suresi ayet on üç
İnsanlara verilmiştir evrendeki her güç
Uzaya bizler açıldık şüphe de yok hiç
İnançlı inancını bırakıp düşündü mü hiç
Akıl sahiplerine yeterde artar bu ayet
Başka ayetlerde olurdu yetmese şayet
On üçten sonra geliyor on dördüncü ayet
İnanıp iman edenlere vardır nasihat
Yaramaza uslansın diye atılır tokat
Tokatın hemen ardından gelmektedir şevkat
On altıncı ayettedir buna en açık örnek
Derki İsrailoğullarını üstün ettik
Aynını Duhan otuz ikidede dedik
Tokatsa tırnaklı hayvanları haram ettik
Akıl için yok ne tutarsızlık ne çelişki
Başka şey için tutarsızlık olabilir mi
Câsiye onun da vermektedir cevabını
İnceleyin ayet yirmi üçü yirmi dördü
Açık gerçeği görmeyenler ve nedeni
Tutku ve heveslerini Rab edinmeleri
Yine açık zanna göre hüküm vermeleri
Apçık o husustaki bilgisizlikleri
En yanıltıcı zan ulamaların zanları
Var görür onlar gerçek manada olmayanı
Varsa söylesin geçmiştekini bu günkünü
Ayet yirmi dokuz söylemekte yokluğunu
Orada tartışmasız açık Kuran'ın dediği
Net her şeyi yüzümüze karşı söylediği
Her şeyin açık yazılıp kayıt edildiği
Anlatılmakta Allahın her şeyi bildiği
Bu hususta çok acı ulemaların dediği
Melekler yazarmış elinde defter kalemi
Rab melekten mi öğrenecek bilmediğini
Yoksa onlardan mı dinleyecek bildiğini
& Ahkâf &
Bilgi Tanrı katından yüksek insanlara gelir
Onları yüksek insan anlayıp kavrar görür
Onları tüm insanlığa anlatıp aktarır
Tanrı bilgisi çok ağırdır anlayan azdır
İnsanların geneli hem sağır hemde kördür
Yüksek bilgiler yüksek eğitim gerektirir
Bunu açık açık söyleyen Sure Ahkâf'tır
Ayet yirmi üçse karanlıkları yırtandır
Ardından gelir onun aşılmaz mucizesi
O güneşi olamaz hiç bir engelleyici
Hiç bir gözün yok ona bakabilecek gücü
Kötülerden alınacak iyiliğin öcü
Bir gün ayırmadan yirmi yıllık Kuran'a
Herkes alim olmuş her şeyi bilen bilene
Kendini Müslüman bilip Müslüman sanana
Bir hediyem olacak saklasınlar mahşere
Ayet yirmi altıdan yoktur daha keskini
O ayette saklıdır cennetin anahtarı
Herkese yabancıdır kendi gözü kulağı
Yabancı olmasa söylermi ona yalanı
Herkesin elinde cehhennemin anahtarı
Nedeni anlamadıklarındandır Kuran'ı
Bilmediklerini biliyor gösrermiş aklı
Akıllarıda olmuş onlara yabancı
Tam bin dörtyüz yıldır yapmaktayım bu gözlemi
Kendi kendine söyleyen olmadı gerçeği
Doğru yazılanlar yazıldığı yerde kaldı
Bizlere gelirken manaları çarpıtıldı
İnsanlara yalan söyledi gözü kulağı
Yanlız gözler kulaklar değillerdi yalancı
Onlar istenileni verdi sahiplerine
Sahip sahiplenmez suçunu yükler Rabbine
Gerçeği böyle söyler Muhhammed'in Kuranı
Allahtan geldiğini ispatlar haklılığı
Kayıt Tarihi : 22.8.2012 03:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!