Kür Şad Destanı Şiiri - Cihan Mafer

Cihan Mafer
11

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Kür Şad Destanı

İnanmıştı bu yiğitler
Türkleri kurtarmak için
Kırk kişi başında Kür Şad
Artık düşünsün şimdi Çin

Bir gece ansızın girdiler Çin sarayına
Kabus gibiydi onlar, korku saldılar krala

Duruyordu Kür Şad Ata, karanlık gecede
Sanki Mete Han vardı onun olduğu yerde

Savaşırken duruverdi Kür Şad, kısa bir an
Uçmağdan selam gönderiyordu Bumun Kağan

Kaçıyordu Çin kralı arkasına bakmadan
Kovalamaktaydı Kür Şad onu hiç durmadan

Bardaktan boşalırcasına yağan yağmurlar
Biliyordu Kür Şad, Tengri'nin bir hikmeti var

Bagatur Türk çeriler ölümüne savaştı
"Gök girsin, kızıl çıksın!" çelikten kılıçları

Birbirleri ardına Şehit olurken Türkler
Kızıl tamuğu boyluyordu, ölen Çinliler

Tanrıdağ'dan aşağı, iner İlahi ışık
Açunun rengi sanki birbirine karışık

Kür Şad'ın yanında durmaktaydı bir Gökböri
Gök Tengri'ye varır cengin ölümcül sesleri

Alp Er Tunga'dan gelen asalet var kanında
Koskoca bir yüreği var, hemen sol yanında

Gök gürültüsü işte, yıkıyordu cihanı
İsyan ediyordu Çin'e Türklerin hakanı

Kür Şad birdenbire gece ortasına baktı
Biri geliyordu hızla... Atı bembeyazdı
Bilmemeye yer mi var? Bu yiğit: Attila'ydı
Kür Şad'a bir Çin değil ki, tabiat karşıydı

Güçler tükenmişti, uçmağdakiler ağlıyor
Türkler varolsun diye Gök Tengri güç bağlıyor

Kür Şad'ın yanındaki albız diyor ki ona:
"Unutulacak adın, gel savaşma boşuna!"

O çarpışır önde, öleciğini bilse de
Yüreklenir herkes, cesaret verir Türklere

Yağmur yağıyor bardaktan boşalırcasına
Atalarımız korku saldı Çin sarayına

Kür Şad artık anladı: Başaramayacaktı
Girdiler ahıra, atları kaçıracaktı

Öldürmüştü: Oradaki Çinli seyisleri
Atlara bindi: Yiğitlik timsali askeri
Yıkmışlardı vurunca: Büyükçe Çin Seddi'ni
İşte bu baturlar: Oğuz Han'ın yiğitleri

Yapacak bir şey yok başarısız oldu isyan
Ötüken için, geçmek gerek Vey Irmağı'ndan

Çin Seddi'ni delen at geçemedi nehirden
Ağırına gidince ölüverdi kederden

Ataları Kür Şad'ı çağırıyor uçmaktan
Çin ordusu göründü, geliyordu uzaktan

Yetişiverdi Çinliler kudurmuş it gibi
Ağlıyordu analar, sızlamıştı kalpleri

Kür Şad hemen çıkardı, kılıcını kınından
Ok, kılıç ve de mızrak; bir bir geçti yanından
Canı pahasına hiç, dönmemişti yolundan
Ne Çin'e eğildi ne yüz çevirdi budundan

Boyandı yiğit beden - kırmızıya - al kanla
Ölümle dirilenin işi olur mu canla?

Şehit olmuştu çeriler, tek kalmıştı Kür Şad
Yerleriniz uçmağ olsun, ruhlarınızsa şad

Yalnız kaldı Kür Şad, etrafta cansız bedenler
Karşısında bin Çinli... Çarpar oldu yürekler

Vurdu ayağını yere, yıkılmıştı cihan
Coşkunca Vey Irmağı'ndan kan akıyordu kan

Düşmüştü batur Kür Şad dizlerinin üstüne
Pusatı yetiyordu Çinlilerin hepsine

Türk ırkı diz çökmezdi, benzerdi yüce dağa
Yagıyı güldürür mü? Kalktı işte ayağa

Çin itleri şaşırıyor, Kür Şad ölmeyince...
Bu yüzden saldırıyorlar korkak ve haince

Takat kalmadı cihanı titreten bedende
Kanı aktı göl oldu kendi yere düşende

Şehit düşmüştü Kür Şad cansız yerde yatarken
Yağmur sanma! Göğün ağlaması yere düşen

Unutmadım ben seni kahraman atam Kür Şad
Hep hatırlanacak iye olduğun kutlu ad

Kırk yiğit o gece birbiri ardına soldu
Kırk yiğit eceli tadarak ölümsüz oldu

Nisan 2019

Cihan Mafer
Kayıt Tarihi : 14.1.2022 16:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


19 Mayıs 639 yılında yağmurlu ve fırtınalı gecede Türk Budununu esaretten kurtarmak için 40 kişilik bir ihtilal birliğiyle Çin sarayına girip korku salan ve bu uğurda onurlu bir şekilde uçmağa giden Kür Şad ve onun 40 yiğit çerisinin aziz hatırasına... Allah rahmet eylesin, yerleri uçmağ olsun, tinleri şad olsun.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur

    Şiirinizi
    beğeni ile okudum
    DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OKSUN

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Cihan Mafer