Kumru Artıkları Şiiri - Yusuf Gökbakan 2

Yusuf Gökbakan 2
186

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Kumru Artıkları

KUMRU ARTIKLARI
Müzmin sevdalınım,
Kumru artıklarına göz diken serseri.
Canhıraş özlentilere salan,
Gidişlerin altında, sığınaksız.
Nekahet anı:
Soğuk ve ıssız.

Hep gün batarken oldu ayrılmalarımız,
Zamane kavuşmalara inat.
Yangınlarımız, titrerken oldu hep,
Ne hikmetse!
Vurdumduymaz zaman,
Alelusul zemberek,
Ezcümle kavrulmalarımız, pervasız,
Candan canı,
Candan cananı alıp da
Canı kül eden tükenişlerle solan
Bir gül, sönen bir çıraydı yalnızlıklarımız.
Her vakte savrulur durur,
Dilde kelimeler fasılasız,
Ah, bir gelse!

Sen uzar giderdin yine de,
İsyan etse de adımların.
Ardından,
Yıkıntılarımızın arasından,
Dizginsiz bir doru at gelirdi,
Gölgesi gölgene karışarak.
Bakakalırken ben öylece, bön bön,
Yırtardı çığlığım kanatlarını anıların,
Damlardı defterime hüznün kanı,
Hevesi kırılan kalemse duyarsız.
Bir feryat,
Bir feryat ki ayarsız!

En mahrem gezegenlere taşıdıysam da hayalini,
Nafile!
Çöker kalırdı ruhum,
Her gece acının dizlerine.
Her gün, her delirişte;
Çırpınadururdum eşiğinde.
Böyleyim işte çoğu kez,
Görüntüm dingin ve kırılganım,
Oysaki yılgınlıklar kazan kaldırır içimde,
Gökyüzü nasılsa turnasız,
Çilekeş, iflahsız;
Müzmin sevdalınım.
YUSUF GÖKBAKAN

Yusuf Gökbakan 2
Kayıt Tarihi : 8.2.2018 02:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yusuf Gökbakan 2