Kum tanesiyim çölde acıyla umarsız
Bir o yana uğuldayınca rüzgar sonsuz
Sorunsuz
Ayazcasına mehtaplı gecenin koynunda
Kıvranır parmaklar
Kırılır perçeminden zaman
Kudret içinde acıyla barışan
Kaf önce hafif hafif düşüyorsun sonra
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Devamını Oku
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Şair kendini savunmaz, şiiri savunur. Kelamın büyüsünü ustaca bir kurguyla kullanmak ve oluşturulan kelimeler kuyusundan gelecek kuşaklara/ardıllara içilebilecek arı-duru- buzul sulardan avuç içi kadar bile olsa sunabilmek gayesiyle çırpınmaktır. Harflerin sarraflığıdır belki, bulutlardan süt sağmaktır birazda...
Şiir; hayal deryasının kuytuluklarında sosyal-ekonomik-siyasi olayların örselenmiş/ hırpalanmış ruhumuzdaki kesik yaraların dikiş tutmaz izlerini, ilhamın büyüsünden ve katıksız sevdaların kucaklar dolusu mutluluğundan, kederlerin, ayrılığın, zorbalığın ve yoksulluğun inançlı ve körpe ruhlarda açtığı derin kesiklerden, kırılmalardan ve yaralardan izler taşımalıdır.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta