Kum saati(Yazı) Şiiri - Yılmaz Keskin2

Yerel seçimlere az bir zaman kaldı. Her ne kadar “Siyasette 24 saat bile çok uzun bir zaman” olarak görülse de kum saati akmaya başladı.
Artık kadrolar kuruluyor, kamuoyunun önüne serilecek projelerin son hazırlıkları yapılıyor.
Bu nedenle bundan önceki yerel seçimlere nazaran Haymana seçimleri pek fazla hareketli gözükmüyor.
Çalışmalar meclis üyeliği, afiş, proje, kitapçıklar üzerine yoğunlaştığından şu ana kadar ses ve görüntü kirliliğine yönelik bir durum da yok.
Ayın yirmisi itibariyle bu görüntülere ve seçim ofislerine alışacağız.
Her sokağın başı bir adayın seçim meydanına dönecek.
Kalabalıklara önce biz aldanacağız sonra adaylarımız ve partileri.
Her gün “Duydun mu? ” sorusuyla başlayan seçim efsaneleri duyacağız.
Her seçim karargâhını koklayan ve son ana kadar her yere gülücük saçan ve oy sözü verenleri bilecek, tanıyacak ama sessiz kalacağız.
Onlar hep kazananın yanında olacaklar.
2002 genel seçimlerinde CHP ilçe yönetimindeyken seçim akşamı yaşadıklarımız hala belleğimde görüntüsüyle durmaktadır.
İlk Çankaya ilçesi seçim sonuçları kamuoyuna yansımaya başladığında köyden gelmiş köy sonuçlarını ilçe başkanımıza bildirmek için parti binasına girememiştim. Kalabalık ilçe binasının içinden merdivenlere oradan da sokağa taşmıştı.
İçimden galiba bu seçim Sosyal demokrasinin zaferine gidiyor diye düşünürken çok değil bir saat sonra parti binasında dört (4) kişi kalmıştık.
Gecenin 23.00 de parti binasını kapatıp sokağa indiğimizde birkaç saat önce CHP binasından sokağa taşan kalabalık sevinç gösterilerine AKP binasında devam ediyordu.
Şimdi bazen adaylarla konuşuyor bazen de bulunduğumuz mekânlarda kulak misafiri oluyoruz konuşulanlara.
Hepsi zaferden eminler.
Oysa gerçek sadece birinin seçim kazanacağını işaret ediyor.
Şu an 7 başkanımız var. 29 Mart akşamı bu sayı bire inecek. Diğer altı aday gerçekle yüzleşecek.
O gece bazıları için oldukça uzun geçecek. Neden? Sorusuna sürekli cevap arayacaklar. Hiçbir zaman gerçeği göremedikleri ve kabul edemedikleri için kendilerini sorumlu tutmayacaklar.
Ateşten gömleği başkalarına giydirecekler.
Herkes kendi ekibinde ki en saf, en namuslu, en açık biçimde destek vereni sorumlu tutacak. Çünkü diğer sorumlular muhtemelen hem kalabalık olacak hem de aday arkadaşımız onları sorumlu tutma cesaretini ancak kapalı kapılar ardında gösterecek.
Neden bu kadar emin yazdığıma gelince; her beş yılda bir aynı oyunu seyrediyoruz. Oyunun aktörleri değişse de yardımcı oyuncuları değişmiyor. Seçimlere kadar birkaç kez daha yazacağım her hafta da adaylara ve seçmenlere yönelik kısa mesajlar vereceğim.
Değişen,büyüyen, gelişen Haymana için;
Siyasi rekabete evet, siyaset oyunlarına hayır.
Projelere evet, kelime oyunlarına hayır.
Kalın sağlıcakla.