Bir Hiçliğin Mecrasında Var Oluşun Ezeli,
Sonumuzu Bildirende Yüce Bir Zat Ebedi.
Zihin Turu Başlatırken Giy Kuşan ki Edebi,
Sonsuzluğa Son Bulduran Yüce Rabbin Eseri.
Uykumuzdan Uyanmadan Bir Sırada Bekledik,
Birer Birer Diz Çökerek Bahtımızı Yaz Dedik.
Ayarsız Bir Terazide Kader Diye Bahşedip,
Güleri Hep Dağıtmışlar Bize Kalan Taş Kemik.
Kalk Dediler Uyku Bitti Şimdi Anne Karnına,
Aldım Kader Çuvalımı Atıp Geldim Sırtıma.
Başlamıştı Göz Açınca Kum Saati Dolmaya,
Yürüyoruz Hiç Durmadan Ölüm Denen Son Yola.
Ecel Davet Vermiyor ki , Ahirete Hazırlan.
Kum Saati Dolduğunda Ani Olur Taşınman.
Ab-ı Hayat Çeşmesinden Hatta Polen Aşından,
Birer Kaşık Tattığında Eser Kalmaz Yaşından.
Düzenbaz Bir Hâlde Oynar Bize Karşı Bu Hayat,
Yalanlarla Yaklaşıyor Gerçekliği Yok Fakat.
Bir Yüzüyle Ömür Verir Güler Yüzle Sunarak,
Bir Yüzüyle Çalar Ömrü, Ölüme Saat Kurarak.
Özgür Değil Hiçbir İnsan Yaşadığı Zamanda,
Dünya Bize Bir Kafestir Sıkışmışız Tabanda.
Gökyüzünde Kilitliyken Uçamaz Kuş Semaya,
Özgürlüğün Bütün Sırrı Ulaşmaktır Cenâb'a
Kayıt Tarihi : 2.3.2020 03:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Caner Karakan](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/03/02/kum-saati-120.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!