Yozgat'ın Sorgun ilçesine bağlı Bahadın kasabasından olan Aşık İbrahim, XVII. yüzyılda yaşadığını bildiğimiz bir kaç Yozgatlı şairden biridir. Hayatı ve edebi şahsiyeti hakkındaki bilgilerimiz, Bahadın'lı araştırıcı Arif Baş'ın sözlü gelenekten derlediği rivayet ve şiirlerden ibarettir. Bunun dışında yazılı kaynaklarda kayda değer bir bilgi bulunmamaktadır.
Arif Baş'ın derlediği rivayetlerde, XVIII. yüzyılda yaşadığı belirtilen Aşık İbrahim'in bir dörtlüğü de onun yaşadığı yüzyılı ortaya koyan bir delil olarak gösterilmektedir:
Bin yüz ...
Zahit'tan eyleme Hakk'ın semtine
Çokça girip çıktım ol yandan geçtim
Gel Hakk ' ı değişme oruç namaza
İkisi de senin ben andan geçtim
Hakk'a hakikata olmuşuz gail
Beri bakıp yönün öte döndürme
Yine benim meylim sendedir sende
Yıkıp hilâl kaşlarını indirme
Kusur sende değil bendedir bende
Şeker senin dudağında dilinde
Bu mananın tefsirine erelim
Bir ilmi kübraya erdin mi Halil?
Söylersen Âdem'den ezeli söyle
Fakiri beyhude sandın mı Halil?
Ne rızk etti de ne tefsir etti?
Dağlarını gördüm gönlüm şen oldu
Gönlüm eğlencesi dağlar merhaba!
Çeşmim yaşı ormanlara sel oldu
Çeşmim eğlencesi çaylar merhaba!
Yunuttu duvarı dur dedi durdu
Derdim duman duman şuna ağlarım
Gelip didelerim yaşın silen yâr
İradetim efendime bağlarım
Dert ehli olana derman olan yâr
Seveni severler ezel ezelden
Esti firkat yeli çek etti yola
Gel efendim yollarımı bağlama
Ağlamanın vakti geçti ne çare
Dertli sinem aşk oduna dağlama
Yüklendi barhanam çekildi yola
İcazet vaktidir benim efendim
Teferrüç edelim illerimizi
Deryayı muhipden bağlandı bendim
Kime arzedelim hallarımızı?
Vilayet perişan yeğin gamım var
İyisini sen bilirsin ilâhi
Derdini verdin işbu çarede kaldı
Arşamana çıktı insanın ahı
Yarattığın kullar arada kaldı
Evlat günü görmez oldu fukara
Uzatmış boynunun suna bakışlım
Kalbinde hak aşkı vara kurbanım
Ak göksün arası hatem nakışlım
Telli zülfün tara kurbanım
Eğnine giymiş şalvayı şalı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!