404251111350033
havaya küskün
kırlangıç kuklaları
ip cambazı
konduğu
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Hikayesini okumak şiirin güzelliğini ortaya çıkarıyor. Hikaye yazım diliniz çok akıcı...
Kaleminize, yüreğinize sağlık...
İzmir'de her sabah geçtiğim bahçelerde ağaçlara konardı kırlangıçlar ve çoğu zaman kargalar.
yürüyüşleri hep dikkatimi çekmiştir.
bir tabloda yürümek gibiydi, tellere konarlardı ve bana palyaçoları , ip cambazlarını hatırlatırlardı, özellikle soğuk havalarda daha çok seyrederdim onları .
bazen onları ürkütmemek için yol değiştirirdim ama bazen de insanlar bilerek ürkütüp kovalarlardı.
bundan incinmediklerini sanıyordum ya da en azından bana öyle geliyordu, sonra kuklaları düşündüm. tahtadan da olsalar acaba kırılabilir miydi kalpleri ya da bir ağaca kırılabilirler mi diye kendinden olan bir şeye.
daha basit haliyle şöyle diyeyim:
mutluluklar ve sözler küçük şeylerde saklı, en azından etrafında ne gördüğünde nasıl gördüğünde neye nasıl baktığında.
gerisi süslü sözler.
saygılarımızla.
bu şiirin hikayesi ne
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta