O narin bir çiçek gibi dökerdi yapraklarını
Güldümü gül olurdu
Soldumu kül.
Dışarıda hüzün bir sonbahar çalardı kemancı
Kuşlar gazel yakar,
Ağaçlar gazel dökerken
Nihavend makamında bir şarkı gibi ağlardı
Ağladımı...
O, her gece dalgalarıyla denizi taşırdı yüzüme
Serin bir rüzgar gibi okşardı
Okşadımı sıcaklığımı.
Bir toprağın kokusu
Bir de onun kokusu çarptımı
Beni adam gibi çarpardı.
Öpmez miydi hiç?
Öperdi elbet
Çilek kokardı dudakları
Öpünce başlardı içimde
Bir sönmüş yanardağ ifrazatı.
Sonra gün yıldızların koynuna girince
O Küçükyalı kız giderdi.
O gidince bir “Kartal” benim canımı, etimi yerdi.
Ciğerleri “ Maltepe” soluyan bir “Bostancı”
Beni döverdi, hayvan gibi döverdi.
O giderdi.
Etimde yara
Yüzümde deniz
Gözümde tuz
Dudaklarımda çilek kokusu bırakır giderdi.
O gidince ben kederdim.
O gider ben keder.
O gider ben keder...
Mayıs-2001
Kayıt Tarihi : 8.4.2007 21:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!