Bu evi en çok penceresinden gördüğüm
Damlar için sevdim.
Bir de kapı çalınıp geldiğini bildiğim anlar için,
Kapıyı açıp seni öptüğüm için.
Söylediğim
Ve senin
Ne yazık; söylediğni zannettiğm
Can parçalarımız için.
Sana deyip, seninle deyip
Gün boyu ev içi huzursuzluklarımda
Yazdığı ve sana asla okutmadığım
Ruh parçası; can parçası
Mektuplarla sevdim bu evi,
Birde;
Camından gördüğüm damlarla.
Damlarla gelirdi yalnızlık ve gidiş düşünceleri
Ama hep seninle giderdi akşamüstleri.
Saçımın kıvcırcığına gizlediğim şiirlwerimi
Sunardım sana karşı dama hergün gelen
O siyah kedinin ayakizlerinde.
Ayak izi ben olurdum,
Elime alıp plastik bebek seslerini
Dokunasın diye bana ayak izlerinden
En komik yirmibeş yaş şakasını yapardım sana.
Şimdi damlara bakıp oturduğumda salonda
Elimde plastik bebek sesleri;
Sana uzatıyorum birşeyleri,
Ruh parçası, can parçası gibi,
Canım diye başlanılıp
Yarım bırakılmış mektuplar gibi.
’Ben’diyor dışındaki zırhın,
’Bana’diyor.
Zırhını açacağın günü beklemeye de
Gidiyorum bir nebze.
Zırhının içine beni de arzu edeceğin
Günler için.
Bu evi en çok penceresinden gördüğüm
Damlar için sevdim.
Damların üstüne bir de yolları
Ekliyorum şimdi.
Elimde plastik bebek sesleri....
Göker GöktepeKayıt Tarihi : 28.10.2002 09:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!