Küçük General ve Sapan Taşı

Surların yüksek duvarlarında
Uzak tutar beni
Katil sürüsü mızrağından
Mazlum toprakların tünel duvarlarında
Uzak tutar beni
Harami sürüsü tuzağından
Kutsal şehrin giriş kapılarında
Uzak tutar beni
Katil sürüsü namlusundan
Çevresi mübarek ‘muallaksın’ mağarada
Tutmayın beni
Öpmek istiyorum o mübarek ayağından
Ama kimleri görüyorum katil harami hepsi orada
Uzak tutuyorlar beni
Buğulu gözlerle bakıyorum zeytin dağından
Sapanlarım var yünden de keçi kılından da
Küçük general görün beni
Çatalım da var sedirden, zeytin ağacından
Filistinliyim her sene adım çıkar kurada
Kim tutar beni
Kucağım taşlarla dolu Şeria Irmağından
Zilhicceyi yaşıyorum yıl boyunca her ayda
Mina’da görün beni
Küçük büyük demeden taşlıyorum durmadan
Sıradan bir taş mıyım yünden süslü sapanda
Siyahi görün beni
Dokunamayan istilam ederken yakından uzağından
Taş olmam kralların Beyaz Saray duvarlarında
İstemem çıkarın beni
Tuz olsam da çıkarın zalimin çorbasından
Ama uykularınızı kaçırtan taş olurum sapanda
Hesaba katın beni
Yoksa hiç geçmediniz mi gelincik tarlasından
Okul cami hastane tüm şehir yıkılsa da
Üst üste koyun beni
Göreceksiniz yeniden yükselecek küllerin arasından
İşte o zaman bir cuma günü Mescid-i Aksada
Secdede görün beni
Daha güzel ne olabilir İsrail'in yıkılmasından
Katiller haramiler hesap günü gelip çattığında
Taş değil ateş görürsün beni
Yüzüstü girerken cehennem kapısından
Zalimler ve taşlar seçilmişler
Yakıtların arasından
Siz Ey Krallar! yüzüme iyi bakın da
O büyük günde unutursanız beni
Adımı yazmışlar elime
O küçücük ellerim düşmeyecek yakanızdan