651- İnsanoğlu hayatın içinde gideceği menzile doğru bir nehir gibi akar. Bu akışta zaman zaman durup göllenir ve birikir sonra yeniden akar.
652- Ortada somut veriler yokken birinin bir başkasını suçlamaya başlaması suçlayanın söyleyecek sözünün kalmadığını gösterir.
653- Kavuşmak bir bitiş anıdır ve tabi bir anlamda sahip olmak anlamı da taşır. Sahip olduğun anda, sahip olduğun şeyin değeri sende artık sıfır düzeyindedir. Çünkü o artık senindir, değerini de ancak sen koyabilirsin.
654- Her şeyi bilmesi mümkün değildir insanın ama pek çok şeyi bilebilir. Bu iyidir evet, ama kendisini bilmesi daha iyidir.
655- Bildiğini hangi yolla olursa olsun hayata geçirip insanın hizmetine sunamıyorsan o bilginin hiç bir değeri yoktur.
656- Hayatı süresince insanın başına iyi ya da kötü pek çok şey gelebilir. Her iki durumda da gelenin Allah'tan geldiğine inanıp şükretmek kulun Rabbine duasıdır.
657- Bir hedefe odaklanmışsanız eğer artık önünüze çıkan her türlü engeli yok etmek gibi bir mecburiyetiniz vardır. Aksi takdirde başarmanız mümkün değildir.
658- Suçlamaktan kolay ne var? Suçlamak yerine anlamaya çalışmak belki de problemin çözümüne daha çok yardımcı olur.
659-Tasarruflarımız yüzünden kaderin bizdeki etkisini, bizim dışımızdaki başka şeylere izafe etmemiz bizim gerçeklerden kaçmamız anlamına gelir. Başımıza ne gelmişse biz istediğimiz için gelmiştir.
660- Yaşlandıkça geçmişi daha çok düşünüyor insan. Bu özlemek midir, yoksa bu dünyanın faniliği karşısında çaresizliğin bir tezahürü mü? Her neyse… Hayatını güzel yaşamışsa insan hangisi olursa olsun fark etmez. Yeter ki bu dünyadan göçtüğünde ardında hoş bir seda bıraksın.
Kayıt Tarihi : 14.10.2020 17:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Naçizane...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!