Halenur Kor - Küçük Boyacının Hikâyesi.. ...

Halenur Kor
729

ŞİİR


44

TAKİPÇİ

KÜÇÜK BOYACI

Sıcak bir gündü. Ahmet Bey, bütün gün iş görüşmeleri yapmış, nihayet istediği neticeyi almıştı. Çok yorgun olmasına rağmen, yorgunluğunu hissetmiyordu. Biraz erken çıkacak, karısına müjdeyi verecekti.
Masadan gözlüğünü aldı. Çantasını topladı. Kapıyı kilitledi ve dışarı çıktı.
Oh! Sıcak olmasına rağmen hava çok güzeldi. Yürürken gülümsüyor, temiz havayı ciğerlerine çekiyordu. Sokağın başında yine aynı satıcılar, boyacı çocuklar dizilmişti. Birden bir kargaşa, bir gürültü oldu. On beş, on altı yaşlarında bir çocuk, elinde boyacı sandığı koşuyordu. Arkasından da sekiz, dokuz yaşlarında bir çocuk, hem ağlıyor, hem de ona yetişmeye çalışıyordu. Elinde minik taburesi, çelimsiz bacaklarıyla koşuyor, bir yandan çâresizce yardım istiyordu:
‘’Sandığımı aldı, tutun ne olur! Ver! Ver! ’’ diye bütün gücüyle bağırıyor, çırpınıyordu. İnsanlar neden yardım etmiyorlar, neden gülerek seyrediyorlar anlayamıyor, daha da hırslanıp ağlıyordu. Birkaç haylaz oğlan sanki bir yarış seyrediyormuş gibi arsızca gülüp tezahürat yapıyorlardı. Sandığı kapıp kaçan çocuk uzaklaşmış, gözden kaybolmuştu. Küçük boyacı ise gözyaşları içinde hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Öyle çâresiz, öyle üzgündü ki. Yolun ortasında öylece kalakalmıştı.
Ahmet Bey bu manzara karşısında ilgisiz kalamadı. Yanına gidip küçük oğlanın saçlarını okşadı. Mendilini uzattı:

Tamamını Oku