Mikail , yeterince sulandığını düşündüğü bereketli topraklar üzerinden
Usulca devşirdi bulutları
Yıldızlar yalıncak kaldı gecenin lacivertinde...
Yıldızlar , ah yıldızlarım...
Karar veremediler bir türlü;
Şarap tadında ışıldamak mı?
pekmez rehavetinde asılı kalmak mı?
İki arada bir dere düşündüler , kaldılar.
Günün geceyle seviştiği saatler bu saatler...
Çok değil , az sonra çıkar müezzin
Minareden billur kırıntılar serpiştirir ,
Besmeleyle ocağa konur çorba bir çarşı lokantasında,
Fırın bağrına basar hamuru
Sonra , bir amele
Yerdeki küçük su birinkintilerine düşen yıldız ölülerine basarak
Yürür amele pazarına.
Gün yüzünü gösterene kadar sürer saltanatı mehtabın
Güneş görende solar yüzü
Utanır , saklanır gecenin günahından...
Bir ben kalırım geceden sabaha
Bir de söylediğim yağmur türküsü...
Kayıt Tarihi : 25.8.2024 02:02:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!