Küçüğüm,
bir sevda mevsiminin,
yağmurlarında ıslanmayalı,
uzun yıllar olmuştu.
Aşkın öncesinin ve sonrasının
olmadığı yıllar...
kalbim kuru bir yapraktı
ateşli samların esiri...
her an bir yerde kül olabilirdi
içinde beyhude yılların zehri...
küçüğüm,
yüreğimde bir ıslaklığın
gölgesi var şimdi
bu yeşeren fidanlar,
bu cenneten çalınma koku,
bu kurak topraklardaki ılık rüzgarlar
ve aşk çölüme damlayan bu yağmurlar
seninle geldi.
küçüğüm,
gönül kuşumu,
hürriyettin kucağındaki özgürlüğe saldım.
içimdeki bu manevi hürriyyetin,
kaynağı da kendisi de sensin.
şimdi kalbim senle daha başka çarpıyor
bu illahi aşkın sebebi ve simgesisin.
küçüğüm,
bu doğan gün senin için,
kalbimdeki bu ormanlar,
ağaçlarda ötüşen kuşlar
ve bu ser-sefil çocuklar
seninle gülüşüyorlar.
sanki onlar için annesin
sen ki benim aşk beklentimsin.
küçüğüm,
aramızdaki bu uçurum dişli zaman
engel olur mu bilmem...
engelim olsa da,
sen benim yürek sızımsın.
küçüğüm,
imkansızlığı, vazgeçilmezlik diye nitelendirmişler,
imkansızlık vazgeçilmezlik ise,
sen benden vazgeçebilirsin.
ama ben, ben senden vazgeçemem
çünkü sen benim, benim imkansızlığımsın......
Kayıt Tarihi : 8.4.2008 17:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!