Gri bir insanın öyküsü..
Sevmek yetmez dediler kabullendik ama sevmemezlikten değil yetmediğinden. Özledik, özlemek de yetmez dediler. Yetmiyormuş ama sevmediğimizden veya özlemedeğimizden dolayı değil karşımızda ki insanın bize aynı duygular beslemediğinden. Ben kabullenmedim alıştım sadece alıştım ve bu daha çok canımı yaktı.
Elden bir şey gelmez artık,
Umuda olan inancımızı da tükettik,
En acısı ne biliyor musun?
Bir mucize bile yetmez artık sana ve bana,
Biz öyle güzel bittik.
Nasıl hasretle bekler insan?
Beklediğine kavuşunca nasıl gider..
Terk etmek o kadar kolaymıdır..
Belki de artık sorgulamak için çok geçtir...
Herkesin bir beklemesi var,
Durakta ki insanlar otobüsü,
Otogarda ki insanlar sevdiklerini,
Bir anne adayı bebeğini,
Ben ise sevgili hiç gelmeyecek olan seni.
Geçmişe takılıp kalırsan eğer mutlu olamazsın,
Giden herkese rağmen hayatında kalan insanlar için mutlu olmayı bileceksin, kalanların kıymetini bilemezsen gidenlerden farkın kalmaz.
Aslında hep bir pişmanlık var içimizde..
Pişman olmayı bırakıp, mutlu olma kısmına geçemiyoruz ki,
Devamlı bir pişmanlık veya karamsar haldeyiz..
Yaptığımız büyük yanlışların pişmanlığı ders çıkarmış isek bize yeter....
Mevsimlerin farkına varmadan...
Gece mi gündüz mü demeden..
Günleri umursamadan seni seveceğim...
Sonunda beraberlik olmasa da olur,
Sen sadece benim seni sevdiğimi bil yeter.
Ne demişler özlemek ve beklemek için iki insanın birbirini sevmesi gerek.
Sonra günler geçer,
Aylar geçer, yıllar geçer..
Bir gün karşında canlı kanlı gördüğünde
Yine bir umudun peşinden gidersin,
O zaman anlarsın işte unutmanın o kadar da basit bir eylem olmadığını..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!