Kravat Şiiri - İbrahim Yılmaz

Boynuma sarılan yılanın anlamını düşündükçe beni üzer derinden
Güya küffarın kazandığı zaferin simgesidir benim ruhuma biçilen kefen.

Ben ne aymazlıklar yaşamışım yıllarca beynime biçilen rolleri bir bilsen
Tiksinir'sin bizi yok sayan İngiliz vesayetine mahkum eden hainlerden..

Bereket adındı toprağın hücrelerinde gizlenen devasa gerçekte
Hiç bir kaygı taşımadım çıplak gözle gördüğüm değişmez felekte.

Kahır üreten köhnemiş dünyanın azgın kasıklarına basarak geçtim tarihten
Geçtim tez biten rüyaların esiri olmadan efsanelerin üzerindeki gerçekten.

Varlığımı var eden gücün hükmünü kalbime zerk edilen iksirde buldum
Buldum buruşuk bir ten kaygısı taşımayan ruhumun haritasında cevherimi
Gördüm coğrafyamı kirleten emperyal İngiliz'in kem gözünün mel'un hevesini.

Ey! vatanım,ellerimden dökülen suların ağlayışlarıyla geliyorum sana
O sular ki yanar, iffetin aşka dönüşen gecelerinde kalbime baksana.

Akçay Eylül 2014

-------------

Bu şiirin hikayesi

BOYNUMUZDAKİ KRAVATIN ÇIKIŞ HİKAYESİ

KRAVAT, OSMANLIYA KARŞI BİR ZAFER KAZAN AVRUPALILARIN HIRVAT ORDUSU NEZDİNDE SEMBOLÜNÜN TİMSALİDİR

1660’da Osmanlılar Avusturya ordusuna yenilince o zamanlar Avusturya- Macaristan İmparatorluğu sınırları içinde olan Hırvatistan’dan (Croatia) bir alay asker zaferin kahramanları olarak Paris’e götürüldüler ve kralın huzuruna çıkarıldılar. Bu askerler boğazlarına renkli mendiller takmışlardı. Bu mendiller Romalılar devrinde hatiplerin, ses tellerini sıcak tutmak için boğazlarına sardıkları mendillere benziyordu. Kral çok beğendi ve kendisi de krallık kravatları takan bir alay kurdu. Kravat kelimesi de Hırvat anlamındaki ‘Croat’tan türedi.

Bugün kravat diye bildiğimiz 'Hırvat eşarbı ya da boyunbağı' tarih sahnesine işte böyle arzı endam etti. Fransa Kralı 14. Louis'in saltanatı sırasında 1650 yılında Fransa'da önce sarayda kabul gören bu takı yayıldı, Fransızcıya 'Cravate' diye geçti ve kültür ve zerafetin bir tür sembolü oldu toplumun bazı kesimlerinde. Sonraları Kral 2. Charles ile İngiltere'ye takdim edilen kravat burada da tuttu; sonra Avrupa'yı fethetti ve İngiltere yoluyla Amerika kıtasına kadar uzandı; Batı yayılmacılığıyla birlikte dünyanın öteki kıta ve köşelerine de kök saldı, yayıldı. Bize de bu sürecin sonucunda geldi.