I
İpeksi bir ölümün hışırtısıyla uyandım
Tel tel çözülüp kozanızdan
Yeni kolanlar vurmak için yaşamaya
tanığımdır nazlı ılgın, boz yavşan
yetişemedi sevgiler umudun yılkısına
gökyüzü kuzgun kuzgun sağılmadan
gidiyorum işte
düşsüz yazıları bürümüş bir ay’la
beklemesin çocukluğum
huysuzlanır yarım kalan oyunlar
toparlamalıyım
eşyalara sinen yalnızlıkları
kimseler gelmeden istasyona
II
Acemi aşkların yıkık surlarıdır kent
ilk pozların yandığı körüklü makine
solmuş bir laciverdi usulca tamamlayan
sıla artık sağ kaşa devrilen kasket
üzümde, tütünde Mr. Ferckhen yekindikçe
her yanım gölge, her yanım düşkıran
III
Yorgun düştüğüm uzun duruşmalarda
solarken rengi tüm sözcüklerin
betondan bile sekmemiş diyorlar sevda
ve bir ipek böceğinin yazgısını deneyen
aralayıp zamansızlığı gülümsüyor annem
sarılıyoruz yeniden çatlıyor koza
Kayıt Tarihi : 26.10.2018 16:46:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Bahçevan](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/10/26/koza-55.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!