Sen ölme.
Ölümün hükümsüzdür bende.
İçimdeki kutsal nehrime serp zerre zerre küllerini,
dirim olsun güzümüze,
ışık olsun gözümüze,
kendini katsın gizimize.
Tükenmesin.
Yazgı kendini yazıyorken,
yaz ki bir sevda olsun yâreler,
sarksın düşümüzden.
Sen ölme,
Yaşarken kül oluşuma, kat küllerini.
Açtığın kapı cümle kapısı, bırak kalsın.
Tali olan tüm kapılarını kapasan da olur, yüreğinin labirentinde.
Sakla beni fanusunun içinde.
İklimini bir can bilsin,
bir can bulsun beşinci mevsiminde.
nefes ötesi dirim olsun,
yazısıyla,
deresiyle,
tepesiyle,
nehriyle,…
Sen ölme.
Çarp bendeki kendine defaten.
Tut yüreğimden,
yüreğinde külbastı et,
yüreğimi.
Közü yeter,
tozu yeter,
tözü yeter üşümek için yazında.
İçimin yanması için,
vurgun yemişliğimi güzünde yarana ban.
Kargışından hayatın düşümüzdeki düşümüze sark.
Düşteki sarkıtlardan,
kaydık çoktan biz bize.
Buzdan sarkıtları eritti de külümüz, kalakaldık içimizde.
Sen ölme.
Külümü ser külüne,
ıslat öz suyunda,
güneşinde kurut ve taşına ula.
Taşını bilmem mi,
desin gözlerim.
Aksın taşında kül kül her yanımız, özgülümüzde kalsın hüznümüz.
Benden / senden düşümüz.
Eriyen,
sarkıtlarında çoktan,
sakladı bizi bize üşüyen düşümüz.
Hayat memat arası yolcu,
Tozumuz,
Közümüz,
Tözümüz...
Dirim adına yeni sürgünlere gebe hazan güzünde,
Sürgünüm yüreğinin gözünde,
Ben ölmeden,
sen ölme deli!
Kayıt Tarihi : 22.7.2022 23:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!