O Köyün İlk Girişi
Orada bir köy var, Şair Derya,
Biz o köyün ilk girişine aşina.
Yıkılmaya yüz tutmuş, yorgun kerpiç duvarlar,
Çökmeye hazır çatının altında, nice ömürler.
Eski kalıntı değirmen, taşları suskun,
Duvarın dibinde, kar yağmur demeden,
Kasabaya giden arabayı beklediğimiz günler.
O telaş, o umut, o soğuk, hepsi birer iz.
Otobüsten inince ilerlediğimiz o yol...
Yine yıkılmaya yüz tutmuş,
Kara taşlarla örülü Selektör binası.
Ve sonra, bahçeli evler, hayatın sesi.
Minaresi Tahtadan, Rasim Usta yapısı,
Bir zamanlar kiliseymiş, bizim zamanımızda
İhtişamlı cami, inancın duruşu.
Kaç el değdi, kaç dua yükseldi oradan.
Kimimiz dört oluklu Büyük Pınara aşık,
Suyu buz gibi, cana can katan.
Kimisi Şimdiki Bayraklı Tepe'ye, Taş Ocakları'na.
Oyunlar, koşuşmalar, gençliğin yorgunluğu.
Hani nerede kaldı bilmem ki,
Yıllarca gidip geldiğimiz okul?
Analarımızın, babalarımızın anıları var oralarda,
Duvarlarında yankılanan çocuk sesleri.
Aşağı Mahalle'nin Manzil Çeşmesi,
Havukların, kürünlerin üst tarafında, duvardan sarkan kayalar.
Yalap yalap parlardı yüzümüze vuran su,
Hepsi birer tarihi eser, şimdi sessiz.
Şimdi bütün bunların fotoğrafı bile yok.
Sanki hiç yaşanmamış, hiç var olmamış gibi.
Oysa, o köyün sevdalıları,
Şimdi mezarda yatıyor.
Ben o köyü özledim.
Ben o eski insanları özledim.
O samimiyeti, o el değmişliği...
O köy, sadece bir yer değil, kaybolan zamanımız.
Duyguların Şairi Ömer TURAL
Moderatöre Bildir 151.135.146.13 (?)
Kayıt Tarihi : 27.9.2025 21:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!