Bilmezdik mart, ağustos, temmuz, kasım, haziran,
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Hangi ayda hangi iş yapılacak hazırlan
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Zemheri en uzun ay koca zemheri derdik
Hemen her gün kar yağar biz karı seyrederdik
Ambarda soğan sayar bulgura şükrederdik
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Bu ay boyunca yağan karın açısı vardı
Hep kuzeyden güneye yatay açı yapardı
Ayın sonuna doğru karışmaya başlardı
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Kırk günlük zemheriden sonra cemre girerdi
Hem havaya hem suya hem toprağa düşerdi
Hepsi toplam üç hafta pek de kısa sürerdi
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Bağ mevsimi geliyor bıçkılar bilenirdi
Öküzler tımarlanır sabanlar lülenirdi
Şükür bu yıl da sağ salim kıştı denirdi
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Cemreler hamsin derken gelirdi sultan nevruz
Bundan sonra olmazdı ne bir ayaz ne bir buz
Şenlenir Karatepe narılcalı hem de kuz
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Yılın beşinci ayı oba döllükte idi
Adı üstünde oğlak kuzu meleşir idi
Ana babalar değil kızlar eğleşir idi
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Bu ay çok hızlı geçer baş yaylaya göçerdik
Düzden veya yamaçtan bir ev yeri seçerdik
Çoğalırdı yoğurt süt soğuk ayran içerdik
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Köy ekini ayında dutlarımız çıkardı
Akı karası moru şekerparesi vardı
Tabiatta aç kalmaz kuşu kurdu doyardı
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Akşam üstü çift yıldız oyukludan çıkınca
Üzüme çapar düşer bağların alt ucunda
Başka mutlu olurduk üzüme kavuşunca
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Yayla ekini gelir hemen onun peşinden
Yüzler gaysak tutardı yaylanın güneşinden
Vazgeçmek kolay mıydı üzüm ekmek keşinden
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Harmanlar kalkar kalkmaz girerdi sergi ayı
Lüzum görür büyükler bazen bağda yatmayı
Bitirince ay biter batırma batırmayı
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Sergiden hemen sonra gelir bekmez tavası
Bekmez kevgirlerinde pişer tatlı ayvası
Ne sıcak ne de soğuk ne hoş köyün havası
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Kırağı düşene dek sürerdi soğuk pınar
Bağ bozumu girmeden toplanırdı ayva nar
Artık herkes köydeydi gayrı ocaklar yanar
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Köyümüzün son ayı deke katımı idi
Bundan sonraki tek iş hayvan bakımı idi
Kadınlaraysa kirman yün kıl atımı idi
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Elli altmış havayı buğday sandıkta ise
Gerisi gayrı kolay ocak yanmakta ise
Zemheri varsın gelsin odun yanlıkta ise
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Aylarımız bunlardı işte koca bir sene
Gençler demek isterken beni de eversene
Kaşığı çakar kaçar akşam pilav yerkene
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Zemheri düğün ayı düğünler sıralanır
Nişanlı olacaklar bu ayda yazmalanır
Yazmalanan o gençler bir yıl nişanlı kalır
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
İşte benim köyümde aylar uydurma değil
İşe göre adını koyar uydurma değil
Her ayında hatıra çok var uydurma değil
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Geçen güz gittim sordum onlar da unutmuşlar
Zemheri hamsin nevruz adını unutmuşlar
Ne bekmez kaynatmışlar ne sergi kurutmuşlar
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Modern yaşam başlamış bizim köyümüzde de
Ekin eken kalmamış bizim köyümüzde de
Aynı adları almış bizim köyümüzde de
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Peki siz ne yersiniz dedim bana güldüler
Dediler hükümetten her eve mayış girer
Artar bile köyde kim ekin ve davar güder
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Menderes asıldıktan sonra bir yıl geçmeden
Köy ekini ayında sap ve saman seçmeden
Budur doğum tarihim hatta henüz biçmeden
Bir başkaydı köyümün kendine has ayları
Kayıt Tarihi : 4.5.2018 05:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!