Köyüm Eski Köyüm Değil..!

Tavuğumuz, horozumuz vardı,
Karabaş durmadan havlardı,
En yakın arkadaşım dağlardı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Yayladan her gün okula gelirdim,
Koktuğumu bir tek ben bilirdim,
Sade Şifade teyzemde kalırdım,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Köyde 4-5 tane kahvane vardı,
Hepsi birden dolardı,
Avcılar bol palavra salardı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Harmana saplar itina ile serilirdi,
Düvenle sürülür, rüzgarla savrulurdu.
Mısırlar toplanıp, ateşte kavrulurdu.
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Akşamlar mehleye gidilirdi,
Ocak başına oturulup, sohbet edilirdi.
Komşunun sığırları hatıra güdülürdü,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Ahmet Hafızın köyde ağırlığı vardı,
Okuyanı sever, ona para toplardı,
Mihraba, kürsüye bizleri salardı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Babamın su değirmeni vardı,
Müşteri çok olunca sıraya koyardı,,
Fabrikalar açılınca herkes şehre kaydı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Bayram namazında, cami tamamen dolardı,
İmamın fahri müezzini rahmetli Şükrü amcaydı,
Dışarıda saf tutulup, samimi bayramlaşma vardı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Namazdan sonra caminin önüne sofralar serilirdi,
Köye gelen misafirlere bol kepçe yemek verilirdi,
Ayrılık yerine, hep bir araya gelinirdi,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Köyde 3 - 4 tane öğretmen vardı,
Okulun bahçesi çocuk sesiyle cıvıldardı,
Milli bayramlarda ne oyunlar vardı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Harmanda voleybol sahası vardı,
Çocuklar bakar, büyükler oynardı,
Yenen taraf bir sandık lokum kapardı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Hastalar, cenazeler sal ile taşınırdı,
Bozuk yollar imece ile aşılırdı,
Dayımın yarış atı özel olarak kaşınırdı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Kızıltepe’den fıçılarla üzümler taşınırdı,
Pekmezler yapılır, kışlık pestiller basılırdı,
Güreşlerde komşu köylere korku saçılırdı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Çayırlıkta çobanlar toplanırdı,
Dokuztaş oynanır, ip atlanırdı,
Hayvanlar kendi başına otlanırdı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Merhum Çerkez Ahmet köye gelirdi,
Mehmet dayımın evinde nasihat verirdi,
O zaman farklı bir devirdi,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Turp ile meşhur olmuştu köyüm,
Şimdi in-cin cirit atıyor ne oldu sana göç köyün,
Kimler geldi, kimler geçti düşün ve döğün,
Köyüm, eski köyüm değil!

Anam değirmen çöreği yapardı,
Doğal olan un, ayrı bir lezzet katardı,
Şimdi şehirde satılsa herkes kapardı,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Girdiğimiz deniz, yukarıdaki göldü,
Mursal, Yaşar, Rüstem, emsal yaşta öldü,
Cahillik köyü, ikiye, üçe böldü,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Dobakçamda soymuk yenilirdi,
Yaylaların etrafına koru denilirdi,
Oduna gelen Kızıltepelilere karşı gelinirdi,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Kimsenin malına zarar verilmezdi,
Cevizler özgür büyür inadına kesilmezdi,
Küçük büyüğü sayar, büyükte küçüğü ezmezdi,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Hemşerilerimi üzmek değil asla maksadım,
Benim bildiğim ölen, 180 kişi oturup hesapladım,
Maziyi hatırlayınca, için için ağladım,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Çıktım Sardişe, seyreyledim dağları,
Virane olmuş babamın bahçeleri, bağları,
Ayşa halayada kalmadı, Öğrüzü Yaylaları,
Köyüm, eski köyüm değil!

*
Her sene harmanda bir araya gelinse,
Kim kimin oğlu, kızı, sorulup bilinse,
Hatıralar anlatılıp, sohbet edilse,
Köyüm, eski köyüm değil!
*
Mahir der doğrudur sözüm,
Köylülerime var bir tek sözüm,
Bir olalım, çünkü birliktedir çözüm,
Köyüm, eski köyüm değil!