Köye Ağıt Şiiri - Mehmet Turan

Ferhat genç nerede köy nasıl boşaldı
Aynı yaştayız söyle emsal kim kaldı
Duran emmiler göçeli çok mu oldu
Söyle söyle güzel köyüm sana ne oldu

****
Ah köyüm hiç mi hiç unutmadım seni
Buram buram kekik kokardı etrafı
Yedi veren üzümler yeşildi bağı
Asmalar üzüm üzümde tat ne güzeldi

****
İnce belli kızlar çeşmeye giderdi
Ayşe kızlarda al yanaklar gülerdi
Belikler ince uzun omuz döverdi
Siyah saç saçta sarı toka ne güzeldi

****
Yeşil çayırda inekler yayılırdı
Testi olmuş memeler süt sağılırdı
Ala Boğa sesi köyde duyulurdu
Boğa boyun boyunda gerdan ne güzeldi

****
Eh iki bin koyun yaylıma çıkardı
Cıngıl elde analar koyun sağardı
Tandırda süt pişirir teşte yayardı
Süt teş teşte sütün kaymağı ne güzeldi

****
Turfanada kaymaklı yoğurt konurdu
Altında topaç turfanda yayılırdı
Tereyağ oldu mu gözde bakılırdı
Yağ turfan turfanda ayran ne güzeldi

****
Koyaklarda sarı gül çiğdem olurdu
Sivri uç değnek çiğdeme gidilirdi
Bir ay sonra çalığa sıra gelirdi
Değnek çalık çalıkta ak kök ne güzeldi

****
Karıklar Nisan ayında yapılırdı
Islatılmış tohum toprağı bulurdu
Bostan Haziran’da dal fidan olurdu
Karıklar hıyar hıyarda tat ne güzeldi

****
Kardan sonra ekinlerde göverirdi
Buğdaylar Mayısta kelleye dururdu
Haziran’da tırpan tönğüyü bulurdu
Töngü ekin ekinde başak ne güzeldi

****
Desteler sıralı sıralı yatardı
Orak elde analar yığın yapardı
Tarlaya tırmık çek toz duman çıkardı
Tırmık başak başakta tane ne güzeldi

****
Üçgen kağnı zelve ayağa dikerdi
Tekerler mazı öküzler ne çekerdi
Tekerlerdeki sesler yürek yakardı
Kağnı sap saplardaki koku ne güzeldi

****
Akşamdan kaya tuzu ıslatılırdı
Teştlerde tan vaktinde hamur hazırdı
Kollar dibek gibi el, bezi alırdı
Kol el ellerdeki parmaklar ne güzeldi

****
Tandır damında beziler bulunurdu
Tahta oklava döner yufka olurdu
Kokusu çok uzaklarda duyulurdu
Saç yufka yufkada dürümler ne güzeldi

****
Karıklara arktan soğuk su akardı
Tevek dal gül döl gül birbirini sarardı
Eşek sebze eve heybeyle gelirdi
Sebze tevek tevekte hıyar ne güzeldi

****
Su damlayan hıyar domates biberi
Közlerdik söğütler altında mısırı
Salkım salkım bağlarda tatlı üzümü
Bağ üzüm üzümler ağızda ne güzeldi

****
Sabah gün doğmadan evvel kalkılırdı
Uyuşuk yüze soğuk su serpilirdi
Kaymaklı dürüm tarlaya varılırdı
Tarla dürüm dürümde kaymak ne güzeldi

****
Saplar saçılır harmanlar yayılırdı
Döner taşlı dövenler saman olurdu
Poyraz eser çiğde faaliyet dururdu
Poyraz harman harmandauyku ne güzeldi

****
Bilezikte saman tınaz yığılırdı
Yaba ile poyrazlarda savrulurdu
Ceşte saman duman duman ayrılırdı
Saman ceş ceşte buğdaylarda ne güzeldi

****
Ceş kalburlarda sallanır elenirdi
Ayrılan buğday yün çuvala konurdu
Akşam olur harman yerinde kalırdı
Kesmik gece gecede yıldız ne güzeldi

****
Buğdaylar güz gelince öğütülürdü
Un al nakışlı çuvallara konurdu
Kepekli un kokulu yufka olurdu
Kepekli un unda ekmekler ne güzeldi

****
Buğday geniş bağ leğeninde kaynardı
Hedik kilimde yavaş yavaş kururdu
Dövülür sofularda bulgur olurdu
Sofu bulgur bulgurda kavut ne güzeldi.

****
Üzümlerde asmalarda bal olurdu
Bağlarda son güz ayında bozulurdu
Şırahanede üzümler ezilirdi
Şırahane şıra şıra tas ne güzeldi

****
Yeşil bağ gazel olup yaprak dökerdi
Soğuklarda başlar ayazlar çökerdi
Koyunlar akşamları ağıla girerdi
Ağıl koyun koyunlarda göz ne güzeldi

****
Göz bağlamada yumruklar sopa çoktu
Oyunda kol bacak sırt kara yanıktı
Oyunun en iyisi çelik çomaktı
Çelik çomak çomakta değnek ne güzeldi

Ankara, 2002

Mehmet Turan