İşte yine grup vakti
Sabırsızca bekliyorum
Beni sılaya götüren sihirli akşamları
Şimdi toz dumandır belkide
Köyümün toprak yolları
Dün gibi hatırlarım
Yerini traktörlere bırakan
İnim, inim inleyen kara kanıları
Hatırladıkça hüzünleniyorum
O çilekeş insanları
İnanın aklıma getirmek istemiyorum
İmkânsızlıkların sunduğu acı anıları
Özlüyorum
Ayağım kaleyli oynarken
Harman yerinde çığlık çığlığa koşan çocukları
Yalın ayak, çıplak baldır, bacakları
Yorgun düşüp, gözleri dalan anaları
Yağmura yaşa kalmadan kaldırmak lazım harmanları
İnce, ince düşüncelerdeki babaları
Kahrediyor beni
İnsanlarımızın makinelerin işlerini yapmaları
Genç yaşta tükenmiş ömürler
Çarpık bacaklar
Sırtında sanki yılların kamburları
Kirpiklerine kadar toza bulanmış yiğitler
Nasır tutmuş elleri ayakları
Kan revan içinde topuk yarıkları
Susuzluktan diliyle ıslatır, yalama dudakları
Alın terleri karışıyor emek verdiği mahsullerine
Ellerinde tırpanları, orakları
Sanki kâkülü tarar gibi çekerlerdi
Yılmıkları toplayan büyük tırmıkları
Söğüt gölgesinde yemek vakti
Testi suyuyla özenen kese yoğurtları
İştahla daldırılırdı
Yufka ekmekten yapılmış
Sokum denen sunakları
Helaldir sizin ekmeğiniz aşınız
Eğilmez!
Diktir her zaman başınız
Kayıt Tarihi : 1.12.2008 15:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)