Köşe Kapmaca - Garib Çoban

Köşe Kapmaca - Garib Çoban

Ervah-ı Ezelden üflemişler cem eden gönüller şems vakti söndüm.
Ya ben öleyim mi söylemeyince, hâlimizden böyle buyurmasaydı akıl sır almaz işleri olan deliler şeyhi.
Gün yüzü görmezdi her biri, birer yara izi olan işbu kelimeler.
Mutlu olmak için hiçbir şeye, mutsuz olmak için bir şeye muhtaçsın.
Sen olduğunu sandığın kişi değilsin, sen O’nun, en güzel bergüzarısın.
Kendi sözlerinin ağırlığını taşımaya mecal yetiremeyenler var.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Suskunluğunu herkesin kulak zarını patlatacak kadar gürültülü hale getirenler var.
Aşk, maşukun gönlünde sûretini değil manâsını, özünü görmek ister.
Sen senliğinle bir şey yapma!..
Şimdiye kadar hep sen yaptın durdun; vazgeç artık!..
Hayatının bütün üşüyen yerlerini teheccüt vakti sadece birkaç kelimeyle örtüp ısıtabilenler var.
Hüzne en yakın his öfkedir.
Allah bir kulunu severse, ona etrafındakilerin hakikatini gösterir.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Hassas kimselerin varlıkları yok sayılırken kalabalıklar arasında, nezaketi zayıflık, iyilikleri ahmaklık sanılırken; bir hüzün büyür içlerinde.
Buradan çıkardığım ders şu oldu.
Ne oldu sana? sorusunun önemli bir parçası da, Sana ne olmadı? dır.
Hangi ilgiler, şefkatli dokunuşlar, rahatlatıcı davranışlar, yani hangi sevgiler senden esirgendi?..
Meğer ihmal de travma kadar zehirliymiş.
Bu hüzün nihayet öfkeye evrilecektir.
Çünkü kırılan kalbin diyeti, ancak onurlu bir öfkedir.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Anlamlarla kendine bir evren kuran, kelimeleri tek tek gözden çıkaran, tedavülden kaldıranlar var.
Keşke söylenmiş bütün sözlerimi bir çuvala doldurup dedi beyaz saçlı adam, bir dağın tepesinden aşağıya atabilsem!..
İşte ağzı açılan o çuvaldan dökülenler, kimin ne yarasına yararsa artık.
Allah’ın verdikleriyle değil, vermedikleriyle meşgulüz.
Düşünmek için akıl başta olmalı, derin düşünmek için biraz deli olmalı.
Meğer adını unutmadan adınla başlarım, Bismillah’ denmezmiş.
B/aktığına kendini tanımak için b-ak başlayan sözün bittiği yerden.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Fecr vakti b/ak kuşlara, çırpınmayana gökyüzü verilmiyor.
İşte budur çektiğimiz yalnızlık çilesinin sebebi.
Nidelim teheccüt vakti baka b-aka g/özden oldum, şems vakti duada sevgili diye diye sözden oldum.
Öfke yoksa hüzün haddi aşmamış demektir.
Söylenen her sözün üzerinde, içinden çıktığı kalbin elbisesi vardır.
Ne yaptıklarını bilmedikleri için onları bağışlayın.
Başka yolun kalmayınca, önündeki tek yolu yürümek zorunda kalacaksın.
O’nun gözleriyle O’nu arıyorsun, senin olmadığın yere bak!..
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

İnsan mecbur kalınca, yapacaklarını aklınız dahi almaz.
Bana en iyi gelen şey, ayrı bir ben olmayışı-m.
Yapamam dediğini yapar, bilemem dediğini bilir, gücüm yetmez dediğine güç yettirir aşk.
Bazen sadece mecbur kalman gerekir, ilerlemek için.
Fukarâ kalbine her kim dokuna, dokuna sinesi Allâh okuna.
Bir tek insânda vardır, uyanmış olma hâli; bu yüzden lâyık ona denilse zatı âlî.
Ben tarafından sınırlanan kişisel ben’den çok daha büyüksünüz ey gönül.
Olması gereken yoktur, olan vardır.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Ey garib gönül teheccüt vakti gezer dolaşırsında, şems vakti dertle yaralayıp bırakma beni, beni en güzel seven nerdesin?…
Çok zaman bir vakit içinde yandım, istesem de yâre doğru varamam, gönülden gönüle yol olmayınca.
Ne diyordu Müddessir suresi, Râbbinin hattına sabret!.. ya senin rızkın, Allah'ın sana olan sevgisi ise.
Dünya gözünde Kerbela olanlara selam olsun.
Sevdiğini her gün yeniden ve ziyadesiyle sevenlere aşk olsun.
Hayatın yükünü yüzün taşıyor, bi bakıyorsun yüzün hüzün taşıyor.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Güzel bedenler için maddi zevk ve büyük ruhlar için ızdırâb gerektir.
Perdeler kalkınca anlarsın ki bu ten kafesi dışarıyı görmeye mâni değil.
Ama içerisinin dışardan görülmesine mâni imiş.
Önce kendini sevemez insan.
Sevmeye ötekinden, bilmeye kendinden başlar.
Şems vakti O güzel gözlerle bakmasını bilesin, sâde kendin yanma, teheccüt vakti yakmasını bilesin gönül.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Dünyadan beklentin varsa putlarına eklenti olursun, beklenti biterse sen kendin olursun.
Size bir akşam mûsikisi getirdim, aşk beklemediğimiz bir veda busesinin b/aşka bir yerinden.
Duyuyorsun değil mi?…
Olacağı varsa olur.
Bizi arayan bugün bulur, yârın bulamaz.
Biraz dur ve gülleri kokla, biraz dur ve kuşları izle!..
İşte, şifa beklemediğimiz yerden gelecek,isyan beklemediğimiz yerden.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Ayrı benlik, ilginin yokluğunda kurur ve nihayet ölür, dalga söndüğünde okyanusun kucağına düşer, zaten baştan beri nerdedir ki?..
Rıza ancak hayatta başına ne gelirse gelsin onunla mutlu olan birinin kalbinde yaşayabilir.
Herkes görünür olmanın derdinde; göremiyor olmak kimin umurunda?..
Birbiri için dua etmek melek işi yapmaktır.
Eğer burada durup daha ileri gitmeyeceksek, niçin bu noktaya kadar geldik?..
Kişi ne yaparsa kendine yapar, farkında olmadan kendine tapar!..
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Kişiyi yok etmenin en iyi yolu, kişilik sahibi bir kimse boşalta boşalta hiç kimseye ulaşıncaya kadardır.
Bir anlığına da olsa gerçek gibi görünmesi sahtenin doğasıdır.
Tam şu anda, sen ve evren zaten bir oldun; özne yok, nesne yok; içerisi yok, dışarısı yok; bu mutlaktır.
Birbirimizi rastgele seçmiyoruz sâdece bilinçaltımızda zâten var olanlarla karşılaşırız, aynalaşırız.
Bu ikili birli aldanış yurdunda, zıddını var etmeden bir şeyi zuhûr ettiremezsiniz.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Birbirini sevmeyenin, kendi özün bilmeyenin, Âdem’e baş eğmeyenin, ismini şeytan okuruz.
Ey garib gönül, her şey kaybolduğunda, her şey bırakıldığında, her şey terk edildiğinde, geriye bir mutluluk okyanusu kalıyor değil mi?..
Birbirini tamamlamak dünyayı döndüren sevgidir.
Şeytan yaklaşamaz bize teheccüt vakti; ikiliği taşlarız biz dualarla şems vakti sevgili.
Zorluğun iki kolaylık arasında olduğunu anla ve rahatla!..
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Ruhumun yükselişini bedenimin çürüyüşüne borçluyum.
Birbirini tamamlayanlar, bir birini tam anlar.
Rasgele oluş çok zordur; dikkat etmezsen bozuk düzen kendini sen diye gösterir.
Mutluluk, onun başka bir yerde olduğu fikrinden vazgeçene dek asla senin bulunduğun yerde olmayacak.
Eğer bilmeyenler susmuş olsaydı,insanlar arasında ihtilaflar azalırdı.
İşler vakt-i merhûnunca işler, her şey kendi hızında seyreder, bitkiyi durmadan sulasan da meyvesini ancak mevsiminde işler.
Birçok insan çok fakir, kendi gurbetinde yaşıyor.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Kendi kalbinden emin olan, başkasının şüphesinden rahatsız olmaz.
Ben bu yüz değilim, bu bedeni geçici olarak kullanıyorum.
Niçin hüzünlü olmalıyım ki?..
Bu bedenden ve bu beden aracılığıyla iş gören, içinde akan şey ne ise, bu bedene sahip olan da O’dur.
Çünkü sahip oldukları tek şey dünyalık putları para.
Ahir zaman insanları görünüşte dost,hakikatte düşmandırlar.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Birçok kat boyası olan bir şey gibiyiz.
İçeriyi dışarıdan ayıran benim tenim, bu tüyden duvak değil mi?..
Bir bedene sahip olmak, sevgiliden ayrılık hissiyâtının kaynağıdır.
Zaman yaratılmış bir şeydir, karşılıksız sevmeye zamanım yok demek, istemiyorum demek gibidir.
Yalan söyleyenler çoğu zaman en çok bağıranlardır; gerçeğin savunulmaya ihtiyacı yoktur.
Gündüz put yapmayı bırakıp, geceleri kıymet bil, teheccüt vakti kendinle cem et, hep inşaa etmeye Huu ile başla!..
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

Ama boya kavramlardan ve anılardan oluşuyor.
Kuş dili bahçelerinden sessizlik, çiçek bahçelerinden yasemin, safran ve gül kokusu işitilir.
Ömür sofrasında bir tek acı vardır, ayrılık gerisi hep tatlı.
Biz sadece çağırıldığımız yere gideriz.
Rüyalarına ulaşmanın en kolay yolu uyanmaktır.
Geçmişi bir kitap gibi kullanın, eviniz gibi değil.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.

İnsan’a, sadece insan olduğu için, insan muamelesini, sadece insanlar yapar!..
Var olan yok olmaz, yok olan yok edilemez, bir anda yokluğu fark edilir.
Putları üzerinde uzlaşılmış masalları gerçekler sanıyoruz.
Ya iyi tanıyın, ya da, tanımadığınız kişileri gönül evinize çağırmayın.
Gerçek kimliğimiz son boyanın altında gizlidir.
Teheccüt vakti bilmece, şems vakti köşe kapmaca yaşatır gönüldeki maide.
Bir’den bir’e ulaşmak birdenbire olmaz, bir günde olmaz, bir gün gelir olur!..
Unutmayasın ki her ben diyen yalnızdır.
Haktan ayân bir nesne yok, gözsüzlere pinhân imiş vesselâm.
(Y.ed - Dünya Bir Hiçtir Bizde Hiçleriz Albümü)