Korona Destanı Şiiri - İsmail Çelik 2

Bu temiz havada, bu bahar günü,
Yaşlıları eve tıktı bu virüs.
Sadece yaşlı mı eza çekenler?
Yirmilik gence de taktı bu virüs.

Uzmanlar sarılma, öpüşme deyi,
Avrat kanepede yatırmış beyi.
Bir haftada altı aylık ekmeği,
Saklayana güldü, baktı bu virüs.

Yeni tip, eski tip ne varsa karma,
Sarma bu milletin başına, sarma.
Dedemi markette görmüş jandarma,
Kaçamadı, çok büyüktü bu virüs.

Bizler af beklerken sucu GASKİ den,
Mahrum kaldık bir liralık maskeden.
Bağışıklık için çiğ kapuskadan
Medet umduk, müstehaktı bu virüs.

Kayıplar artarken yirminci martta,
Hacılar anarşi yapmış PİS!!! yurtta.
Mert virüsmüş; Türkte, Alevi, Kürtte...
Birlik tohumları ekti bu virüs.

İngiliz, Fransız, İran, Almanya...
Güya büyüktüler, süperdi güya.
İlacı biz bulduk “güllü kolonya”!!!
Sürüldükçe aktı aktı bu virüs.

Ne zengin ne fakir ne ayak ne baş,
Dinlemeden vurdu hep yavaş yavaş.
Deist dua eder gözlerinde yaş
Vallah tam müslüman çıktı bu virüs.

Yine de kapansın pencere kapı,
Demeyin boyu kaç, ne imiş çapı.
Şakası yok vallah yutarız hapı,
Unutma taa Çin’den sekti bu virüs.