Yine o şehrin ışıkları patlıyor göz diplerimde, yine arayış, yine uzun süren hasretin belki de en son saatlerindeyim…
Yalpalıyorum, belki de yürüme üşengeçliği, basıp geçiyor seni arama düşüncelerimin üstüne.
Can sıkıntısı had safhada. Ve yanar söner ışıkların davetkâr çağrışları beynimde yankılanıyor…
Yine o bendeki sana ait korkuların telaşlı savruluşları beynimde. Ve o çocuk sesi kıvrılıyor beynimde. Adeta perişanlık başlangıcı içimde dalgalanıyor. Ve koyu bir kayboluş isteği bu alaca pembelik düşlerin arasında koyu siyah bir bant oluşuyor görmek istediğim ama aramadığım düşüncelerin üstünde…
Ve sen sevgili, olup olacak tek güvendiğim sestin sen. Ve uğulduyor sesin beynimde yankılanırken…
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta