Mazgallardan bakardım
belki,,
bu kadar korkmasaydım.
Cezamı çiçekleri yolarak öderdim.
Gel gitme o korkusuz yerlere
hep benimle burada korkarak kal derdim
belki bu kadar korkak olmasaydım.
Küheylanlarla yarışırdım belki asfaltlarda
sırtıma alırdım bütün geçmiş ürkekliğimi
belki azarlardım beni geri iten emellerimi
İşte o zaman dönerdim sana koşarcasına...
Kadınlar vardı kanlı leğenlerde
çamaşır yıkayan,
Gökyüzünde aslanlar dolaşırdı
korkmasaydım belki aslanlara et atardım
Ahal tekelerime ot attığım kadar.
Annemin kucağından inebilirdim
belki,
bu kadar korkmasaydım.
Kedilerle uğraşmazdım,
köpeklerden bu kadar korkmasaydım.
Yazım okunaklı olsaydı rahlelerde savaşırdım
Kalemim bu kadar sivri olup kağıdımı yırtmasaydı
Belki,
o zaman bu kadar korkak olmazdım.
İlerlerdim geri kaldığım kadar müstakbele,
koşardım evveldeki yelkovan kadar,
korkmasaydım işte
Belki,
Zimbabwe'nin başkentini bilmiş olsaydım,
Hacer-ül Esved'e yüzümü sürebilirdim.
İçimden gelen kadar korktuğum içindir ,
Belki,
Amacını bile bilmediğim emellerimle
Korkmasaydım,
Fikriyattan fiiliyata geçebilirdim belki o zaman.
(10.05.2015)
Kayıt Tarihi : 15.5.2024 14:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Vardır her şiirin bir hikayesi..
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!