1951 Yılında Eskişehir'de memur bir ailenin üç çocuğundan en büyüğü olarak dünyaya geldim.
Yaklaşık 3 yaşlarında iken anne ve babamın İstanbul'a tayin olması sonucu ilk, orta ve lise tahsilimi bu büyük kentte tamamladım.
Baba soyum İstanbul'un çok eski bir ailesine mensuptur.
1968 yılında İstanbul Haydarpaşa Lisesini bitirdikten sonra 1972 yılında yüksek öğrenimimi Ankara'da tamamladım.
1981 yılında babamı ve 1985 yılında da annemi kaybettim.
Allah her ikisinin de mekanını cennet eylesin.
Evliyim ve 1987doğumlu bir oğlum var.
Yaşamımda bana her yönden destek olan, sevgisi evliliğimizin 30 ncu yılında bile hiç eksilmeyen, son derece cefakar ve bir o kadar da vefakar olan eşime müteşekkirim.
Halen bir kamu kuruluşundan emekliyim.
Oldukça duygusal, hassas, hissettiklerini yazmaktan mutluluk duyan biriyim.
İkizler burcundanım.
Okumak, izlemek, gezmek ve hissettiklerimi yazmak başlıca hobilerimdir.
Ve bildiklerimi paylaşmak, insanlara mutluluk verebilmek, sevmek ve sevilmek, işte beni en çok mutlu eden olaylardır.
Yaklaşık 6 yılı aşkın bir süredir Internet dünyasındayım ve bu süreçte Internet ortamında 2000'i aşkın arkadaşım oldu.
Aşağıdaki satırlarda sizlere biraz iç dünyam ile duygu ve düşüncelerim hakkında bazı ip uçları vermeye çalışacağım.
Yüreği sevgi dolu, sevinçlerini mutluluklarını üzüntü ve acılarını sevdikleri ile paylaşabilen, duygularını ifade etmekten çekinmeyen, sevginin paylaştıkça çoğalacağına inanan biriyim.
Yaşamım boyunca, gelecek için kendime hep hedefler koydum ve bu hedeflere ulaşmaya çalıştım.
Bir kısmını elde edebildim, ama büyük bir çoğunluğu hala ulaşabilmem için henüz beni bekliyor.
Bilinmeyenden korkmamak için bilinmeyenin ne olduğunu anlamaya gayret ettim.
Kendime sevmeyi ve sevgiyi paylaşmayı öğretmek 30'lu yaşlarımdan itibaren on yıldan fazla sürdü.
1985 yılında annemin vefatından sonra yaşamın ne demek olduğunu senede bir kez mezarlığa giderek orada yatanların doğum ve ölüm tarihlerine bakarak anlamaya çalıştım.
Ve öğrendim ki orada yatanların pişman oldukları şeyler için bu dünyada insanlar hala birbirlerini yemeye devam ediyorlar.
Ve gene yarının yaşamımda geri kalan ömrümün ilk günü olduğunu öğrendim.
Ve sonra sahip olduğum şeyler için Tanrı'ya her zaman şükrettim.
Ve kendi kendime sürekli hep şu telkinde bulundum:
'Kardeşlerimi Tanrı verdi, ama dostlarımı ben buldum.
Gerek yurt içinde ve gerekse yurt dışında sayısını anımsayamadığım kadar çok sevenim ve dostlarım oldu. Ve dost kazanmanın sırrını şu sözlerde buldum.
Başkaları ile ilgilenirsen iki ay içinde birçok dostlar kazanabilirsin.
Başkalarının seninle ilgilenmesini beklersen, yıllarca bile tek dost kazanamazsın...
Ve ünlü bir düşünürün söylemiş olduğu gibi;
Dostlar deniz kenarındaki çakıl taşları gibidir; önce toplarsın, sonra birer, birer atmaya başlarsın.
Ama bazısını çok beğenir saklarsın.
Gerçek dostlarda atmaya kıyamadığınız bu çakıl taşlarına benzer.
Ve son olarak hayat felsefemin özü:
'UÇMAYI SEVİYORSAN, DÜŞMEYİ DE BİLECEKSİN.
DENİZİ SEVİYORSAN, DALGALARI DA SEVECEKSİN.
YAŞAMDAKİ GÜZELLİKLERİN FARKINA VARMAK İSTİYORSAN,
GÖRMESİNİ BİLECEKSİN.
YAŞAMAYI SEVİYORSAN, DOĞAYI VE İNSANLARI DA SEVECEKSİN.
SEVİLMEK İSTİYORSAN, SEVGİNİ SUNMAYI BİLECEKSİN.
YAŞAMAKTAN KORKUYORSAN, HAYATI YALNIZCA SEYREDECEKSİN. '
Beni daha iyi tanımak ve duygu ve düşüncelerimi daha iyi anlamak istiyorsanız (www.koraksevgisitesi.net) adresindeki web sitemi ziyaret edeceksiniz.
Her şey gönlünüzce olması dileği ile.....
Eserleri
Yayımlanmış bir eserim henüz bulunmamaktadır.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!