yavaş yavaş siliniyor heryerden....
yavaş yavaş sevginden yoksun hale geldikçe,
gözlerindeki ışıltı, ellerinin sıcaklığı, hatta o güzel düşlerim bile,
Kader diye yazdım ben adını sokaklara,
Sensiz ömrüm yine yalnız, yine boş zamanlarda..
Herşeyi senle buldum, sevdim belki de,
Gittin vefasız bir aşkın gölgesinde..
Sevdim, sensiz açtım gözümü sabahlara,
bugün, tam on yıl oldu... sensiz geçen koca bir on yıl...
oysa hala gözlerimin önündedir, bir pazar sabahı çamlıca'da yürüyüşümüz..
ya da köprüaltı çocuklarıyla yaptığımız derme çatma uçurtmaları, seninle semaya salışımız..
'burası acılar kahvesi' demiş kahveci ağa..
'elbet bu feleğin şansı bizim de yamacımıza uğrar' niyetine açarken kepengini..
ve günün ilk acı kahvesini de kendine pişirip, katarken çayına sevgisini..
'heybesinde yılları barındıran sevdalar sağ kalır' dermiş bir de..
gençliğini yanına alıp da alelade bir öğle vaktinde..
akşamlar seni hatırlatır kalbime,
yastayım, ağlıyorum yine gözlerine
ansızın kaçtın gittin yaban ellerine
Deniz kokan gözlerine hasretim yine bir hazan sabahında… Artık, bırakamadığım sensizliğimle bende gidiyorum rüzgarlı bir İstanbul sabahında…
Cansız resmine veda etmekten başka çaresi kalmayan bu adamı, boğazın iki ucundaki anılarınla hatırla olur mu? !
Kız kulesinin gölgesinde büyüyen bu aşkı ve karlar altında dans eden aşıkları hep hatırlat aklına…
geldiğimde, gittiğin günün izlerini taşıyordum üstümde..
gözyaşların, sanki derin bir maziyi saklarcasına kaçıyordu benden..
neydi bu gizem.. aşk mı, ayrılık mı bana bu veda sözlerini söyleten..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!