yol dediğin anıların yansıdığı bir aynadır dostum,
köprüler ki özlemle taş taş örülmüş.
öfken bir kibrit, yakar geçmişi,
sakın dokunma, o eski sıratlara.
her dokunuşta kalbimiz kırılır, kanar yaralarımız.
kalırız rüzgârda savrulan yapraklar gibi.
bir yanda veda, bir yanda başlangıç olmaz dostum,
ikisi de aynı nehrin sularında boğulur.
güneş batarken iki yaka arasında
bir ömürlük hasrete bir nefeslik huzur gerekir.
muhabbet dolu akşamlar çağırır bizi,
hasret getirir sesini, yanık bir türkü gibi.
öfkeler kum tanesi, dağılır sabah serinliğinde,
anılar geçmesin o eski stabilize yollardan.
bir tebessüm yeter bize,
japon yapıştırıcı dökünce yapıştırır en kırık kalbi.
yıkma o bağı, dostluğumuz yaşasın hep,
zeytin dalında sabır dost, yağı ile şifa bulur,
yıkılan köprüler değil, gönül bağımız daima umut olur.
Dr. Osman Akçay (Seğmenoğlu)
Kayıt Tarihi : 24.8.2025 01:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)