İnsanlar köprüden geçmediği zaman
Acaba köprü düşünür mü?
Çamaşır mandalını gözlerinde allayan meczubun geçtiğini
Üsküdar iskelesinin kanapelerinde güneş banyosu yapanı
Üsküdar kıyılarının ötesindeki
Kastamonu, Sivas, Safranbolu… Erzurumu.
Burada insanların içinde büyük dürbünler.
Güller gibi açmıştır.
Yufkacılar burada açarlar, koskocaman oklavalarla
-İçlerindeki hamurdan-
Şeffaf ve titrek memleket rüyalarını.
Alyanaklı, beyaz, kalın şekerciler;
Akide ve bergamutlarını mermer tezgâhlara
vurdukları zamanki kasvetsiz hallerini burada
kaybeder, burada şairleşirler
hışırtı ile ve kocaman bıçaklarla kesilen tahan
helvalarının kokusu ellerinde
Askerî müzedeki, balmumundan yeniçeri heykelleri gibi, güzel, büyük insanlar
Burada omuz omuza;
Kötü yağlarla yaptıkları börekten şişmanlamış, iyi insanlarla
Dalgıcı seyrederler.
Onlar ki küçük parmaklarını birbirine vermişlerdir.
Onlar ki sarı elbiselerinin içinde
Kazsız köyün sıcak gecelerini
Kırağıları ve zelzeleleri, fezeyanları ve harbleri görmüşlerdir:
Onlar ki yağsız köpüklü ayranlar içmiş, taşlı bulgur pilâvı yemişlerdir:
Küçük parmaklarını birbirine vererek…
Bazen birdenbire sarası tutup düşerek..
Nereden gelir, nereye giderler?
Küçük parmaklarını birbirine vererek…
Bunlardır köprünün sairfilmenamları.
Hepsi yirmişer, otuzar yaşında ihtiyar rüyaları görmüş;
Aşağıda, İstanbul bıçkınlarının söğüştüğü sandallarda.
Balıkçıların torik yakaladığına onlardan daha çok memnun;
Çifti altmış paraya satılan bayat simitlerden hoşlanırlar.
Onlarda her şey bir derin uykudadır
Kahramanlık, dostluk, sevgi ve müsamaha…
Bütün lüzumlar ve lâzımlar.
Şu ensesi dümdüz ustura ile alınmış
Saçları arkaya taranmış.
Bol elbiseli, altın bakışlı, sarışın, uzun bacaklı adam
Kimdir biliyor musunuz?
Onu köprüden başka, bir de eski polisler tanır:
-Ulan sen yine buralarda mısın? derler.
Omuzlarını kısar, ellerini cebinden çıkarır, atar ağzından cigarasını
- Gidiyoruz be muavin bey ağabey, der.
Bu meşhur yankesici, Yedikuleli İstavrodur
Ve hoş çocuktur.
Bir başkası gece saat ondan sonra vapurları ve ışıkları
seyreder, güler.
Ah ona bir bilet alan olsa dünyayı dolaşmak işten değil;
Onun yanındaki gitmemeyi, gitmek isteyerek düşünmekte
Yalnız bu sonuncuda her şey yalancı, hülya, ve melânkolidir.
Her kim ki bir arkadaş bulmak için dolanmakta ise
Ondan çekinmeli..
Köprüde arkadaş olunmaz;
Köprüden seyredilir.
Kayıt Tarihi : 14.4.2011 16:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Gitmeseydiniz
Ne Güzel Eğleniyorduk Ya Hu:)))))))
Şairler öldükten sonra yaşarlar.
TÜRKİYE ŞAİR OZAN VE YAZARLAR KÜLTÜR DERNEĞİNDEN 2012 YILINDA YAPILACAK ÖDÜLLÜ ŞİİR YARIŞMASI DUYURUSU.
2012 YILINDA YAPACAĞIMIZ ÖDÜLLÜ ŞİİR YARIŞMASINA KATILIM ŞARTLARI;
01- YARIŞMANIN KONUSU SERBEST.
02- HER ŞAİR YARIŞMAYA 1 KISA ÖZGEÇMİŞ VE 3 ESER İLE KATILACAKTIR.
03- ESERLERİN ALTINA İSİM VE İMZA YERİNE SADECE RUMUZ YAZILACAK OLUP,KISA ÖZGEÇMİŞTE; İSİM / SOYADI,MEKTUP ADRESİ VE TLF.NUMARALARI YAZILMIŞ OLACAKTIR.
04- SON KATILIM TARİHİ 15 MART 2012 DİR.
05- AÇIKLAMA; NİSAN 2012 AYI İÇİNDE,BOL ŞİİR VE EĞLENCELİ BİR TOPLANTI EŞLİĞİNDE SÜPRİZ OLARAK YAPILACAKTIR.
06- HER KATILIMCI,10,00 TL’SI (HASAN AZKIRAN 5025940 NUMARALI POSTA HESABINA) ÖDEYECEK OLUP,ÖDEME MAKBUZU,ESERLER VE KISA ÖZGEÇMİŞİ İLE BİRLİKTE AŞAĞIDAKİ ADRESE 28 ŞUBAT 2012 TARİHİNE KADAR KARGO VEYA APS.POSTA İLE GÖNDERİLECEKTİR.
07- DAHA FAZLA BİLGİ 0536 316 37 62 NUMARALI TELEFONDAN İSTENEBİLİR.
08- JÜRİ ÜYELERİ MİLLİEĞİTİMDEN İSTENEN EDEBİYAT ÖĞRETMENLERİNDEN OLUŞACAKTIR.
09- ÖDÜLLER; 1 YE PLAKET VE BİR DOLMA KALEM,2 YE PLAKET VE TÜKENMEZ KALEM,3 YE PLAKET VE ÖVÜNÇ BELGESİ,1-2 VE 3 MANSİYON SAHİBİNEDE PLAKET VE BİRER KİTAP VERİLECEKTİR.
10- PUANI YETERSİZ KALAN 5 ESER SAHİBİ TAKDİRNAME,5 ESER SAHİBİ DE TEŞEKKÜRNAME İLE ÖDÜLLENDİRİLECEKLERDİR.BU BİR AKADEMİK YARIŞMA OLUP,YURT İÇİ VE YURT DIŞINDA,DİN,DİL,IRK,MEZHEP,YÖRE VE İNSAN AYIRIMI GÖZETİLMEDEN TÜM GÖNÜL DOSTLARINA AÇIKTIR.
İBRAHİM NECATİ GÜNAY
ŞAİR GAZETECİ YAZAR
TÜRKİYE ŞAİR OZAN VE
YAZARLAR KÜLTÜR
DERNEĞİ
GENEL BAŞKAN YARDIMCISI
YAZIŞMA ADRESİ: HASAN AZKIRAN.NAMIK KEMAL MAHALLESİ.KİRİŞHANE CADDESİ NO:47 D:1 ÜMRANİYE / İSTANBUL.
insanların içindeki bu yetenek mutlaka açığa çıkartılmalıdır..
şöyle bir örnekle açıklamak isterim müsadelerinizle..
daha 17 ağustos büyük depremi olmamış..
15 gün önce bir çoban kardeşimiz sağa sola mektup yazmaya başlıyor büyük deprem geliyor diye..
o zamanın aktüel dergisinde tefrika edilmişti..
üç yıldızın birhizaya geldiğini görür görmez genelkurmaya bile mektup gönderiyor büyük bir deprem geliyor diye..
aktüel dergisinde fotoğrafı bile yayınlanmıştı depremden sonra..
kimse dikkate almıyor düşünebiliyormusunuz?
şunu demek istiyorum.
bakanlıkların sizin gibi önsezileri,hesap kitapları kuvvetli şair kardeşlerimizle ne kadar dirsek temasında çalışması gerektiğinin bir ispatı bu belki de..
sanırım Ransuvaya mektup isimli bir şiirdi..
Nurani bey daha çok meselenin diplomasi tarafı yönünden bir eser kaleme almıştı hatırladığım kadarıyla
TÜM YORUMLAR (55)