Altında arabaların sesini dinlediğimiz ve üstünde durup işediğimiz şu köprünün altında geçen derenin suyu nereye gitti?
Azaldı her yıl.
Oysa o kadar da arkadaşlarla işiyorduk çoğalsın diye sularımız.
Ve sonra gidip çoğaltamadığımız suda yüzmeye başladık. Suya külotla girenler erkek girmeyenler de çocuktu. Ben bir defa tek çocuk oldum. Sonra hep erkektim.
Çoğaltmaya çalıştığımız suyun tadı yosun ve başka şeyler kokuyordu.
Kurbağalar hep çocuktu. Yılanlarda öyle...
Köprüye binmiş dere dere dolaşıyoruz. Kurbağaları vuruyoruz çocuk diye. Suda aksimiz, hepimiz birbirimize benziyoruz. Ördek yüzmedi derede. Üstünde uyuduğum yatağın kokusu benziyordu derenin kokusuna. Derede yün dövülmüş. Her gece düşüyorum köprüden.
Köprüye binmişim. Dere geçiyor, ayaklarım değmiyor suya. Olmadı, çeşme suyuyla yıkıyorum dereyi.
Emrah BayramKayıt Tarihi : 19.10.2015 11:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Emrah Bayram](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/10/19/kopru-107.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!