Zaman tuhaf bir betimleme gibi,
Karşımda
Dimdik sımsıkı örülmüş taş duvar.
Herkesin gelip geçmesinden yakındığı bende sonsuza durmuş.
Akrep in Yelkovan a aşık olduğu yerde kalmak gibi mülteci bir isteği var.
İçine düştüğüm bu kuyu
İlerlemeyen adımlar,
Uçurum kenarı ölüşlerim
Kabına sığamayıp orada mecburi mapusluğum,
Bu tuberkilozlu öksürüğe rağmen
Tütünümün bitme korkusu,
Yokluğundan ve terk edişinden daha uzun ve zahmetli geceler,
Ağlayabilen insanlara biriken öfkem,
Bu üstüme devrilesi restore edilmiş konak,
Kimsenin duymadığı içine
tiz çığlıklar,
Terk edilmiş bu balıkçı meyhanesi,
Rakı nın eskisi gibi beyazlamayan güzel buzul saçları,
Sahipsiz kediler,
Ve
Gündüz orospuları
Ağızlarında akşamdan kalma sakız bileşkesi
İçiyorlar işkembe corbalarını,
Bu hüzün
Bu iskele
Kulaklarımı yırtan bu acı poyraz
İskorpit balıkları dolu bu ağ
Her şey her yer
Karadeniz şimdi
Şaşırmış pusulasını
Huzursuz Aksi Rotasız..
Kayıt Tarihi : 18.6.2025 03:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!