İlahlar daha mülk sahibi olma tuzağını kurma süreci içindeyken kişileri kolektif paydan yani kolektif üretim gücünün yararlanıcı haklarından yoksun kılmayı hedefliyorlardı. Avcı hemcinsimizin bu türden köleci koşullu ortamları henüz ortada yoktu ki gasp ederek eksilttiği asgarileri kişilere; tekraren sadaka, zekât olaraktan geri verebilsindi.
Yavru bakımı yapma yansımalarıyla olan ilk sel ortam içinde güdüleri giderilmiş kimi öznelerde, bin yılda bir "yardım eğilimi" görülebilir. Bu türden bir "yardım eğilimi" kişilerdeki zorunlu güdülerin etkisi ortadan kalktıktan sonra ancak yardıma dönüşüp düşünülebilecek bir empatidir (iç görüdür. Duygudaşlıktır).
Bu türden bir yardımlaşma empati hareketi düzenli olmayıp her zaman başka-başka fail hüneriyle ortam da görülebilir. Kaldı ki bu türden yardımlar yalıtım koruması içinde olmamakla inşaca organizasyonlardaki gibi sürdürülür değildiler.
Oysa köleci sistemdeki şefkat, merhamet, sadaka vs. gibi yapay edimler; kolektif birikimin kimi kişiler eline geçmesi nedenle yoksulluğun kontrol edilmesiydi. Mülksüz olmaktan doğan gasp sal eksiklikler; doğal, fiziksel ortam içindeki güdülerin doyurulup doyurulmamasına bağlı sınırlı eylem empatisinden doğmamıştı.
Bekle beni küçüğüm
umudu karartmadan
sevinci yitirmeden bekle
döneceğim bir gün elbet
bekle beni
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta