Köleci sistem; mal mülk iyelik liginin takdir edilmesi olan kaderleri, tevekkülü ve imanını kendisini de yaratacaktı. Köleci sistem; efendi yararı başta ve ana esas olmak üzere, çok kısmi şekilde de kölesini gözetmenin kendi viritali (virüsçü) öznel mantığını da, köleci sistemin kendisine ürettirecektiler.
Bir çağda, bütün şiddet ve azameti ile bu imanın ilkelerini söyleyecektiler. Bu kendi söylemleriyle meşrulaşacaktılar. Kendi oluşma çağının içinde ve ötesindeki ardılları olan sanal kendileri de bu kendi söylemelerinin, kendi üzerlerine olan yansımalarından kaynaklı olan doğallığıyla, kendi söylemlerine kendileri de inanacaktılar.
Sonra da bu söylemlerinin kendi üzerlerine kendi efektlerinin yarattığı etkimelerin huşusuyla sürecin tam bir ‘kendi yapıp kendileri tapanı’ olacaktılar. Efendiler bu köleci süreçle karınlarında konuşmaya başlamışlardı.
Kendi karınlarında (güya kendi dışlarındaki kaynağın) söyledikleriyle, dıştaki kişileri kendilerine ikrar eder imanla inandırıyorlardı. Başkalarının karnında söylediklerine de, bu kez kendileri inanıyordular. Yansıma, kendi kodlarını taşır. Ama siz Güneş’in tayf ışıması olan frekanslarını değil de tayfın sadece bir kısmını ısı, ışık vs. oluşuyla algılayıp söyleyiş etmenin inanması içindesinizdir.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta