Ne zaman resmini sakladığım yerden çıkarıp elime alsam, sana, gözlerine acıyarak baktığımı hissediyorum, daha sonra da içim parçalanırcasına kendime acınıyorurum ardından da bağrınıyorum sağ yumruğumu göğsüme acıtarak vururken...
Hayatımın bu kadar devşirme olabileceği aklıma gelseydi hiç sever miydim bu kadar pejmürde olmak için diyorum, sever miydim hiç?
Kolay günlerin zor şartları yapışmıştı seni tanıdığım günden bu güne yaşamıma...
Sevmenin hırçın kölesi olunacağına acının zavallılaştırdığı bir beden mi olmak gerekirdi?
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman