Öyle savunmasız ki bu şehir.
Meydanlar,
Güvercinlerin çanağı sadece.
Korkuyla boyamış insanlar yüzlerini.
Ve çıkmışlar sokaklara.
Benim yüzümse,
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Taş olmak vamış
Anasını satayım
Arnavut kaldırımlarında.
Düzene uymadan
Direnebilmek zamana
Omuz omuza
Denize akan
Sokaklarda... (Taş olmak vardı isimli şiirimden.)
.......Özlemek ve düşlemek yavaş yavaş yitirdiklerimizin ardından yapabildiğimiz bu sadece.. Güzel bir şiirdi. Kutlarım.
Düşlemek düşüyor bana
Ve düşlüyorum,
Arnavut kaldırımı sokaklardaki
her taşın üzerine,
bu kentin insanlarının
yüzlerini yapıştırdığımı.
Sevgi dolu yüreğinden dökülmüş kalemine güzel bir şiir kutluyorum sevgilerimle
Endişe yüklü sokakları düşlüyorum da
Gülüyorum.
Belki güleç yüzlerin arkasına yapıştırmalı ağlayan kentlerin resimlerini , görülmeyecek şekilde .Kutluyorum başarılı ve anlamlı bir çalışma ...
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta